Manisa'nın sarı altını, çekirdeksiz sultaniye üzümünde hasat başladı. Salgın sürecinde hasat yapan üreticiler, girdi maliyetlerinden yakınırken jeotermal santrallardan dolayı da bağlarda verimin düştüğünü ifade etti.
Üzüm ile özdeşleşen Manisa'da, çekirdeksiz sultaniye üzümünde hasat başladı. Bu yıl salgın sürecinde başlayan hasatta üretici, iklimsel değişiklikler, çevre kirliliği, çevre dengesi bozukluklarının yol açtığı problemlerle mücadele etti. Üzüm salkımlarının çiçekten meyveye dönme döneminde mevsim değerlerinin üzerinde sıcaklar ve jeotermal elektrik santrallarının (JES) yol açtığı aşırı nem gibi nedenlerle bağlarda ortaya çıkan mildiyo, uç kuruması gibi hastalılar bu sene üreticiyi zor durumda bıraktı.
BirGün'den Aycan Karadağ'ın haberine göre; Manisa Alaşehir'e bağlı Çağlayan köyünde üzüm üreticiliği yapan Mahmut Akboğa, bağında normalde 40 ton üzüm çıkması gerekirken bu yıl 16 ton çıktığını ifade ederek şöyle konuştu: "Şu anda üzümün kilosunu 2 buçuk lira ile 3 lira arasında satıyoruz. Tenteli olanlar 3 buçuk lira. Bir yağmur yağsa açıklar para etmez. Kapalılar ise 4 lirayı bulur. Bu yıl inanılmaz bir düşme oldu. Bunda en önemli etkin mevsimsel değişiklik ve jeotermaller. Jeotermallerden çıkan sıcak su üzüm bağlarını bitiriyor. Hatta bitti desek yeridir… Öte yandan bu sene girdiler çok yüksek. Dönüm başı bin lira gidiyor. Ne kazanıyorum ki dönüm başına bu parayı vereyim."
Sarıgöl'de üzüm üreticiliği yapan Sinan Gençeli ise ihracatlık üzüm yetiştiremediklerine dikkat çekerek, "Jeotermallerden dolayı üzümler kurudu. Bazı üzüm bağları jeotermallerden dolayı zarar gördü. Biz Alaşehir'in zararını Sarıgöl olarak çekiyoruz. Üzümü ise bu dönem bir tek şarap fabrikalarına ıskarta olarak veriyoruz. Başka üretim yapamıyoruz. Ovanın yüzde 75'i bu halde. Girdiler çok yüksek. Maliyetini karşılamıyoruz. Üzümün kilosunu 2 buçuk lira ile 5 lira arası tüccara satıyoruz. Maliyetler dönüm başı 3 bin 700 lirayı buluyor. Mazot parası çok pahalı. Bu yıl salgından dolayı işçi bulamak da ciddi bir sorun" şeklinde konuştu.
ELİMİZ KOLUMUZ BAĞLI
Bir diğer üzüm üreticisi Erdoğan Esentürk de şu ifadeleri kullandı: "Hasat dönemi başladı. Üreticiler olarak zor günler geçiriyoruz. Artık üretemeyecek haldeyiz. Bir tek şarap fabrikasına satabiliyorduk. Fabrikada fiyatı düşürdü. 80 kuruş zarar ettiğini ifade ediyor. Kilosunun maliyeti bana 4 lirayı buluyor. Nasıl olacak bir iş. Şu an o da durdu. Sofralık satıyoruz. O da maliyeti karşılamıyor. Girdiler salgın ve dövizin artmasıyla bizi bitirdi. Bir de burada jeotermaller var. Üzümün verimini, kalitesini düşürüyor. Çoğu bağda üzüm doğru düzgün yok. Elimiz kolumuz bağlı duruyoruz öyle."