Salgın sürecinde ihtiyacı olan yerlere yiyecek, ilaç, maske ve siperlik desteği sağlayan Kadıköy Dayanışma Ağı, BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları Dayanışma Ödülü'ne layık görüldü.
Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SDG) Eylem Kampanyası, dünyanın farklı yerlerinden dayanışma hikayelerini seçti. En ilham verici 50 dayanışma hikayesinden birisi de salgın döneminde ihtiyacı olanlara yiyecek, ilaç maske ve siperlik desteğinde bulunan Kadıköy Dayanışma Ağı oldu.
SDG’nin internet sitesinde dayanışma ağına ilişkin yapılan tanıtımda, “Merkezi İstanbul’da olan Kadıköy Dayanışma Ağı, bu belirsizlik döneminde dayanışmayı teşvik etmek ve Kadıköy topluluğunu bir araya getirmek amacıyla kuruldu. Bu ağ, hastanelere bağışladıkları el yapımı yüz maskeleri ve yüz kalkanlarıyla yerel sağlık çalışanlarının acil ihtiyaçlarına cevap vermiştir. Bu ağın üyeleri, evlerinde yiyecek ve ilaç da dahil olmak ��zere temel eşyalara sahip olmalarını sağlayarak yaşlı ve savunmasız komşulara yardımcı olur” ifadeleri kullanıldı.
“Dayanışma ezilenlerin inceliğidir…”
Kadıköy Dayanışma Ağı’ndan yapılan açıklamada ise şu ifadelere yer verildi:Tam o günlerdeydi, pandeminin başlangıcında, dünyanın ikiye ayrıldığını gördük. Bir yanda salgınla açlık arasında sıkışan, dünya nüfusunun çoğunluğu; diğer yanda ise servetliler vardı. Evet, dayanışma bizce de yürek ısıtan bir şeydir; ama “sürdürülebilir kalkınma amaçları”ndan bugüne kadar dünya nüfusunun çoğunluğu yararına bir şey görmedik. Bu yüzden biz “kalkınma”yı değil, kaderine terk edilenler olarak dayanışmayla direnmeyi ve özgürleşmeyi öğrenmeyi seçtik.Dayanışma ezilenlerin inceliğidir…
“Hiç olmadığımız kadar uzak, bir o kadar da yakın”
Koronavirüsün ülke genelinde yayılmaya devam ettiği, iktidarın ise sermayeye yönelik ekonomik paketler açıkladığı süreçte, ihtiyaç sahiplerinin gereksinimlerini gidermek için dayanışma ağları kuruldu. Başta İstanbul, İzmir ve Ankara’da olmak üzere bir çok kentte “Hiç olmadığımız kadar uzak, bir o kadar da yakın” sloganıyla bir araya gelen yurttaşlar ihtiyaç sahipleri ile ulaşmak için bir dayanışma kültürü örgütlemeye başladı.
Kadıköy Dayanışma Ağı’ndan Cemre Can Aşlamacı, ağın kuruluş amacını şu sözlerle aktarmıştı:
Koronavirüs sürecinin başından itibaren, virüsün yayılmaması için “herkesin kendi önlemlerini alması gerektiği” dışında, halkın yaşamını nasıl idame ettireceği ile ilgili yetkililerden bir açıklama yapılmadı. Herkes tedbirlerini alıyor ama bunun tek başına çözüm olmadığını da hepimiz görüyoruz. Günlük yaşamlarımızdaki hızlı değişimin ortaya çıkardığı sorunlara karşı beraber çözüm üretebilmek, herkesin yapabilecekleri, imkanları doğrultusunda dayanışmayı geliştirmek, özellikle de bu süreçte virüs açısından risk grubunda olan 60 yaş üzeri, kronik hastalığı olan ya da fiziksel engeli olan komşularımızla yardımlaşmak üzere Kadıköy Dayanışma Ağı’nı kurduk.
Dayanışma ağının kurulmasının ardından çok sayıda ihtiyaç sahibine gıda ve temel ihtiyaç malzemeleri ulaştıran yurttaşlar, başta market işçileri gibi yüz yüze temasta bulunarak çalışan emekçiler için maske ve siperlik üreterek salgın riskini en aza indirecek önlemler aldı.
Salgın döneminde yaşanabilecek bir gıda krizinin önüne geçmek için Kent Tarım projesini oluşturan dayanışma ağı gönüllüleri “Bahçemizi dayanışmaya açıyoruz” sloganıyla Kadıköy’deki birçok boş araziyi biber, domates ve patlıcan fideleriyle buluşturdu.