Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 1999 yılında ilan edilen 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında Türkiye'nin birçok noktasında kadınlar sokağa çıkacak.

İstanbul Kadıköy’de 24 Kasım Pazar akşamı Kadın Meclisleri önderliğinde düzenlenecek yürüyüş, saat 15.00’de Kadıköy Beşiktaş İskelesi önünden başlayacak. Ankara Sakarya Caddesi’nde, Adana Atatürk Parkı’nda ve Eskişehir Adalar Migros önünde de kadınlar 24 Kasım saat 15.00’te bir araya gelecek. 25 Kasım’da ise kadınlar İzmir’de saat 17.30’da Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde, Konya’da saat 13.00’te Zafer Camlı Köşkü önünde, Antalya’da ise saat 18.30’da Attalos Heykeli önünde toplanarak ‘Yaşamak İstiyoruz’ sloganıyla yürüyüş gerçekleştirecek.

İstanbul’da kadınlar 25 Kasım akşamı saat 19.00’da tekrar bir araya gelerek Taksim Tünel’de toplanacak. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Büro Emekçileri Sendikası (BES) gibi sendikalar da yasaların uygulanmasına dikkat çekmek amacıyla 25 Kasım’da alanlarda olacak.

2018’de Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde Taksim'de yürüyüş düzenlemek isteyen kadınlara polis engel olmuştu. 25 Kasım Platformu öncülüğünde Taksim Tünel’de toplanan kadınlara, çevik kuvvet ekipleri biber gazıyla müdahale etmişti. 

25 KASIM, “ÖLMEK İSTEMİYORUZ” YILIDIR

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü öncesi Cumhuriyet’e konuştu:

“Emine Bulut, Helin Palandöken, Özgecan Aslan, Münevver Karabulut, Ayşe Paşalı… Bu isimler, bu ülkede öldürülen yüzlerce kadından sadece birkaçı. İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı Koruma Kanunu etkin bir şekilde uygulansaydı, yüzlerce kadın hayatta olabilirdi. Kadınlar artık ‘ölmek istemiyoruz’ diyor ve sessiz kalmıyor. Artık toplumsallaşan bir kadın mücadelesi var. Toplumun her kesiminden kadının katıldığı, toplumun her kesiminin yükselttiği bir kadın cinayetlerini durdurma mücadelesi var. Tek bir kadının dahi öldürülmediği bir ülkeye kavuşana kadar elbette durmayacağız. Kararlılıkla ve örgütlüğümüzle mücadele edeceğiz.”

Kav, şöyle devam etti: “Türkiye'de yılın ilk on ayında 390 kadın öldürüldü. Açıklanan resmi verilerde daha az sayıda kadın cinayeti olduğunu söylense de, kadın cinayetleri her yıl artıyor. Ayrıca bir kadın cinayeti bile fazla diyen bizlerin sesini bu sene Emine Bulut'un "ölmek istemiyorum" sözüyle tüm dünya duydu, bize ses verdi, bu bakımdan bu sene 25 Kasım aynı zamanda "ölmek istemiyoruz" yılıdır.

Mirabal Kardeşleri hatıramızda değil mücadelemizde yaşatacağız, İstanbul Sözleşmesini ve 6284 Sayılı Koruma Kanunu’nu uygulatacağız. Bu sene, “Kadınları Yaşatmak İçin Sen de Gel” diyor ve tüm kadınları tüm illerde eylemlerimize çağırıyoruz.”

EKİM AYINDA 36 KADIN ÖLDÜRÜLDÜ

Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü etkinlikleri bu yıl da kadın cinayetlerinin gölgesi altında gerçekleşecek. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre Ekim ayında erkekler tarafından 36 kadın öldürüldü. Kadınların 8’i evli oldukları erkek, 6’sı birlikte olduğu erkek, 4’ü tanıdık veya akraba, 2’si baba, 1’i eskiden birlikte olduğu erkek, 1’i ise kardeşi tarafından öldürüldü. 14’ünün kim tarafından öldürüldüğü ise tespit edilemedi. Cinayetlerin 8’i şüpheli ölüm olarak kaydedilirken, 5’i ekonomik bahaneyle, 6’sı boşanmak istemesi, barışma isteğini reddetmesi, telefona cevap vermemesi gibi bahanelerle öldürüldü. 17 kadının neden öldürüldüğü ise tespit edilemedi. 

“GEÇEN YILIN BİRAZ ÜZERİNDEYİZ”

Kadına Yönelik Şiddet İzleme Komitesi toplantısında konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 2019’da 299 kadının öldürüldüğünü açıkladı. Soylu, cinayetlerin yüzde 72,8’inin evde işlendiğini belirtirken, faillerin yüzde 95’inin eş, partner ya da akraba olduğunu ifade etti. Türkiye'de 2016'da 304, 2017'de 353, 2018'de ise 280 kadının öldürüldüğünü söyleyen Soylu, "Bu yıl maalesef geçen yılın biraz üzerindeyiz” dedi. Soylu’nun bu konuşmasında kullandığı ‘biraz’ ifadesi büyük tepki çekmiş ve eleştiri konusu olmuştu.

25 KASIM’IN SEMBOL İSİMLERİ: MİRABAL KARDEŞLER

Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nün ortaya çıkmasında rol oynayan Mirabal Kardeşler, kadınların devlet ve erkek şiddetine karşı mücadelelerinde sembol isimler olarak ölümsüzleşti.

5 Kasım 1960 tarihinde Dominik Cumhuriyeti’nde Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadele veren hareketlerden biri Clandestina adlı hareketti. Hareket, Patria, Minerva ve Maria adlı 3 kız kardeşten oluşuyordu. Mirabal Kardeşler’in demokrasi ve insan hakları talepleri, onların Trujillo tarafından pek çok kez hapse gönderilmelerine neden olmuştu. Trujillo, "Ülkenin en büyük iki sorunu kilise ve Mirabal kardeşlerdir" konuşmasını yaptıktan sadece 23 gün sonra, 25 Kasım 1960’da, kardeşlerin arabasını yolda durduran Trujillo yandaşları arabadan indirdikleri Mirabal kardeşlere önce tecavüz etti sonra da öldürdü. Mirabal Kardeşler’in cesetleri bir uçurumdan aşağıya atıldı ve basında bu olay bir trafik kazası olarak gösterildi.

Mirabal Kardeşler’in ölümünden sonra ülkede ayaklanmalar daha çok arttı. 25 Kasım'dan 6 ay sonra 30 Mayıs 1961’de ise Trujillo bir suikast sonucu öldürüldü. Trujillo’nun öldürülmesinden yaklaşık iki sene sonra, Şubat 1963’de de Dominik Cumhuriyeti demokratik bir şekilde oy kullanarak hükûmetini seçti.

Mirabal Kardeşlerin mücadelesi ve uğradıkları şiddet dolayısıyla 25 Kasım günü Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından ‘Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ ilan edildi. 1999 yılından bu yana 25 Kasım günü kadına yönelik şiddete karşı toplumsal bilinci diri tutmak ve farkındalık sağlamak amacıyla çeşitli etkinlikler düzenleniyor.