ERKAN SOYLU

Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu; kadın ve LGBTİ hakları için bugün İzmir'in Konak vapur iskelesi önünde bir araya geldi. Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu'ndan Didar Gül, "Bugün, buradan Onur Ayı'ndan bir kere daha sesleniyoruz; ne onur yürüyüşlerimizi ne pikniklerimizi ne gezilerimizi yasaklayamazsınız. Biz bu mücadeleden vazgeçmedikçe Onur Ayları, Onur Yürüyüşleri bu memlekette gerçekleşecek" açıklamasını yaptı.

Kadınlar Birlikte Güçlü, İzmir'den "O çok korktuğunuz İstanbul Sözleşmesi'ni yeniden imzalatmak için buradayız! 6284'ü size uygulatmak için buradayız! Bu erkek düzeninizi yıkmak için buradayız! Zafer naraları atarken siz çürümüş düzeninizi başınıza yıkmak için işte buradayız" diyerek seslendi.

Açıklamada şunlar söylendi:

Bir kere daha tüm öfkemizle, tüm kararlılığımızla, tüm isyanımızla burada, sokaklardayız!

Buradayız demek için toplandık bugün! Katledilen binlerce kadın için buradayız! Erkek adalet değil gerçek adalet için buradayız! Hüda-Par, AKP, MHP, Yeniden Refah Partisi gibi kadın düşmanlarına karşı buradayız! O çok korktuğunuz İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden imzalatmak için buradayız! 6284’ü size uygulatmak için buradayız! Bu erkek düzeninizi yıkmak için buradayız! Zafer naraları atarken siz çürümüş düzeninizi başınıza yıkmak için işte buradayız!

28 Mayıs seçimlerinin üzerinden yalnızca 20 gün geçmesine rağmen iktidarın kadın, çocuk, LGBTİ+ düşmanı politikalarını hız kestirmeden ve hatta artırarak devam ediyor. Şu 20 günde yine ne yazık ki sayısız kız kardeşimiz katledildi. Cinsel şiddet uygulayan erkek failler serbest kaldı. Haksız tahrik indirimleri uygulandı.  Ancak bu saldırılarınızla, cezasızlık politikalarınızla bizi durdaramayacaksınız.

29 Mayısta Van’da Fatma Koçak defalarca şikayete rağmen işlemeyen yargı mekanizmaları yüzünden katil Şükrü Koçak’ın saatlerce süren işkencesi sonunda katledildi. 6 Haziran İstanbul’da polis kurşunuyla katledilen Zuhal Ebrar’ın katili hakkında tahliye kararı verildi. 9 Haziran’da İzmir’de Gaziemir’de Nermin Yılmaz kız kardeşimiz katledildi.

İsmini anamadığımız nice kız kardeşimize sözümüz biz hala buradayız! Mücadeleye devam ediyoruz.

Haziran ayındayız! Onur Ayı kapsamında düzenlenen sinema gösterimi, piknik, yürüyüş gibi etkinliklerde İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de, Antalya’da dayanaksız gerekçelerle 10larca kişi gözaltına alınarak engellenmeye çalışıldı. Ama yasak ne ayol diyerek bu sokaklarda olmaya devam edeceğiz!

14 Mayıs Cumhurbaşkanı seçimlerini ilk turda kazanamayan AKP-MHP- yeniden refah partisi ve Hüda-Par’dan oluşan faşist, kadın düşmanı, LGBTİ+fobik iktidar bloku 28 Mayıs seçimlerinde çeşitli şaibelerle zafer ilanını yaptı. Daha ilk konuşmasında o çok meşhur balkondan ilk hedefine bir kere daha biz kadınları ve LGBTİ+’ları aldı.

Bundan 2 sene önce gözlerini İstanbul sözleşmesine diken iktidar zaten 6284 sayılı kanun gerekli işlevi görüyor diyordu. Bugün geldiğimiz noktada da şimdide 6284 sayılı kanun hedefe konulmuş durumdadır. AKP-MHP iktidarı seçimleri kazanmak için ittifak yaptığı Hüda-Par ve Yeniden Refah Partisi ittifak şartı olarak 6284’ün iptalini pazarlık konusu yaptı. Yapılan ittifakın ardından Meclis’e giren Hüda-Par, eşi olmayan kadınların sahiplenilmesini, kadınların fıtrata uygun işlerde, yalnızca kadınların olduğu iş yerlerinde çalışması gerektiğini, karma eğitimin kaldırılmasını savunuyor. İktidar kirli ittifakına destek için şimdi ise Anayasa değişikliği referandumu ile 6284 sayılı kanunu da kaldırmanın peşinde. Şimdiden söylüyoruz. Biz kadınlar buradayız. Sakın ola 6284 sayılı kanuna kirli ellerinizi sürmeyi düşünmeyin.

İstanbul Sözleşmesi’nden de 6284’den de haklarımızdan da vazgeçmiyoruz.

Saldırıyorlar! Gözaltı ve tutuklama saldırıları ile mücadelemizi yok edeceklerini sanıyorlar ama nafile! Daha bu sabah saatlerinde Ankara’da Mor Dayanışma üyesi dört arkadaşımız hukuksuzca evlerine düzenlenen operasyon ile gözaltına alındı. Daha önce de kadın mücadelesine saldırıları nasıl sokakta yanıtladıysak bir kere daha işte buradayız! Gözaltına alınan arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasın!

İstanbul Sözleşmesi’nden tüm itirazlarımıza rağmen bir gece ansızın çıkılmasına nasıl sokaklarda yanıt verdiysek şimdi haklarımız hayatlarımız için bir kere daha burada tam karşılarında olduğumuzu duyuruyoruz. 6284’ü uygulatmak, İstanbul Sözleşmesi’ni tekrar kazanmak, haklarımızı ve hayatlarımızı savunmak için biz hala buradayız!

Buradayız, çünkü Şule Çet’in katilinin karşısında gerçek adaleti biz sağlayacağız! Buradayız çünkü katillerimizi iyi hal indirimleri ile ödüllendirmenize izin vermeyeceğiz! Buradayız çünkü senelerdir aradığımız Gülistan’ı biz bulacağız! Buradayız, çünkü yanı başımızda eline silah vererek gönderdiğiniz Onur Gencer isimli katilin karşısında Deniz Poyraz’ın gülüşünü, mücadelesini sokaklarda biz büyütüyoruz. Buradayız çünkü, yaşamak için özsavunma hakkını kullanan kadınların sesini sözünü büyütüyoruz. Ve buradayız çünkü sizin erkek, Türk ve Sünni iktidarınıza karşı mücadele ettiği için tutsak ettiğiniz tüm kadınları özgürlüğe bu mücadele ile kavuşturacağız!

Sevgili kadınlar, bundan tam iki yıl önce Onur Gencer isimli katile eline silah vererek Deniz’i katlettirdiler! Burada yanı başımızda organize bir biçimde katledilen mücadele arkadaşımız Deniz Poyraz için adalet talebimizi sokaklardan mahkeme salonlarına büyütmeye devam etmek, Deniz’in hesabını sormak için onun gülüşü, onun inancı, onun umudu ve onun öfkesiyle ona duyduğumuz sonsuz özlemle dimdik karşılarında olmaya devam ediyoruz.

Deniz için adalet talebi ile takip etmeye çalıştığımız mahkeme sürecine dair karşılaştığımız tüm engellemelere rağmen o salon önünde olmaya devam ettik, davayı dağın tepesine taşıdılar ama işte orada da karşılarında Deniz’in isyanı ile bizi buldular! Yetmedi apar topar bu davayı kapattılar, daha o gün sokakta biz bitti demeden bu dava bitmez diyerek karşılarındaydık ve karşılarında olmaya devam edeceğiz. Gücümüzü dayanışmamızdan, gücümüzü birbirimizden, gücümüzü örgütlü mücadelemizden alıyoruz!

Sizin örgütlü kötülüğünüze cevabı daha da örgütlenerek vermeye kararlıyız! Siz meclise kadın düşmanı Hüda-Par’ı Yeniden Refah Partisini mi soktunuz size o meclisi sokaklardan dar edeceğiz! Siz İstanbul sözleşmesini kadınların elinden alıp 6284’ü yok etmeye mi çalışıyorsunuz; sokak sokak 6284’ü savunmaya, İstanbul Sözleşmesi’ni kazanmak için mücadele etmeye devam edeceğiz!

Şimdi çok daha büyük bir örgütlülükle sokak sokak kadınlar birlikte güçlü sloganını yayma kararlılığı ile bir kere daha sesleniyoruz; biz kadınlar buradayız! Hiçbir yere gitmiyor, umutsuzluğa düşmüyor, sinmiyor, boyun eğmiyor ve itaat etmiyoruz! Sizin bu faşist iktidarınızı yıkmaya ve özgürlüğü kazanmaya kararlıyız! Asla yalnız yürümediğimizi biliyor ve bu örgütlülüğü büyütmek için kolları sıvadığımızı belirtiyoruz!

İşte bu kararlılık sizi koltuklarınızda rahatsız ediyor ve korkutuyor! Korkmakta haklısınız! Korkun çünkü biz bu düzeni değiştirmek için hazırız! Korkun çünkü yaptığınız her şeyin hesabını vereceksiniz! Korkun çünkü İstanbul sözleşmesini elimizden alma ile öfkemizi büyüttünüz. 6284’e göz dikerek örgütlülüğümüzü büyütüyorsunuz. Sizin bu düzeninizi örgütleyerek yıkmak için kadınlar geliyor! Seçim sonrası kadınların örgütlülüğünü büyütme hamleleri bu kararlılığı gösteriyor. Bu kararlılık bize güç, faşist iktidara da korku salmaya devam edecek! Bu inanç bu irade sizi yenecek! Burada olmaya, örgütlenmeye, mücadele etmeye devam edeceğiz!