CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu, sosyal medya paylaşımları nedeniyle 9 yıl 8 ay 20 gün hapis cezasına mahkum edilmesiyle ilgili bazı TV kanallarında yapılan yorumlara tepki gösterdi. Kaftancıoğlu, "Memlekette fikir ve ifade özgürlüğünün geldiği yeri tartışmak konuşmak yerine kimileri utanmadan tv kanallarından bu cezanın siyaseten önümü açtığını söyleme utanmazlığına sahipler. Öyleyse buyrun daha fazla cezayı siz alın siyasette hepinizin önü açılsın" dedi.

CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu, Demokrasi İçin Birlik Platformu tarafından TMMOB Makine Mühendisleri Odası’nda düzenlenen “Yeni Bir Toplumsal Sözleşme İçin Güç Birliğine Çağrı’’ konulu toplantıya katıldı.

''BUYRUN DAHA FAZLA CEZAYI SİZ ALIN''

Toplantıda konuşan Canan Kaftancıoğlu, sosyal medya paylaşımları nedeniyle beş ayrı suçlamadan toplamda 9 yıl 8 ay 20 gün hapis cezasına mahkum edilmesiyle ilgili bazı TV kanallarında yapılan yorumlara şu ifadelerle tepki gösterdi:

"Memlekette fikir ve ifade özgürlüğünün geldiği yeri tartışmak konuşmak yerine kimileri utanmadan tv kanallarından bu cezanın siyaseten önümü açtığını söyleme utanmazlığına sahipler. Öyleyse buyrun daha fazla cezayı siz alın siyasette hepinizin önü açılsın."

Kaftancıoğlu, “Bizleri cezalandıranlar ama hem de tarihte yargılanacaklar. Yargı vesayetini göstermesi açısından turnusol kağıdı bu cezalar. O yüzden biz onların neler yaptığına değil, bizim hep birlikte neler başarabiliceğimize odaklanırsak ki odaklanabiliceğimizi görüyorum. Bu da benim için çok büyük mutluluk kaynağı. Sarayların da saltanatların da yıkılacağını, tek adam anlayışının yıkılacağına ve demokrasinin kazanacağına sonuna kadar inanıyorum" dedi.

Son zamanlarda gündemdeki birçok konunun kişiler üzerinden tartışılmasından büyük rahatsızlık duyduğunu söyleyen Kaftancıoğlu, "Dünyada antidemokratik uygulamaların en çok arttığı dönemlerde biz işleri, ilkeleri, anlayışları değil kişileri konuşmaya ve tartışmaya başlıyoruz. Bugün geldiğimiz noktada bundan çok farklı değil. Örneğin; üretim için ne yapıldığını ya da yapılmadığını konuşmak yerine damat gitti , damat geldi konuşuluyor. Asıl olması gereken demokrasinin, eşitliğin, özgürlüğün mücadelesini hep birlikte verebilmemizin kanallarını oluşturabilmek. Bu davayla ilgili de verilen tüm desteği şahsıma değil bu güne kadar bu topraklarda düşünce ve ifade özgürlüğü konusunda hakikaten mağduriyet yaşamış ve görülen o ki hep birlikte bir şeyleri başarmazsak yaşanmaya devam edecek mağduriyetlere karşı bir mücadelede, dayanışma ve destek olarak görüyorum" diye konuştu.

Kaynak: Cumhuriyet