Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işlerinden atılan kamu emekçilerinin, işlerine geri döndürülmesi için başlatılan oturma eylemleri 147'nci haftasında da devam etti. Karşıyaka Çarşısı’nda yapılan eylemde "İhraçlarınıza, Açığa Almalarınıza, Sürgün ve Cezalarınıza Teslim Olmayacağız" yazılı pankart açıldı. "KHK'lar gidecek, Biz Kalacağız", "Baskılar Bizi Yıldıramaz" ve "Yaşasın Sınıf Dayanışması" sloganlarının atıldığı açıklamayı KESK'e bağlı Eğitim Sen İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Veysel Beyazadam okudu. 

'DEPREM VERGİLERİ NEREDE?'

Basın açıklaması öncesinde söz alan KESK İzmir Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Necip Vardal, İzmir'de meydana gelen depremin, ranta dayalı imar politikaları ve bölge zeminine uygun bina yapılamamasından dolayı felakete yol açtığını söyledi. Sözlerine "Bir kaç müteahhiti yargılayarak bu büyük felaketin hesabı sorulabilir mi? Bu ölümcül hırsızlığa göz yumanlar sorumlu değil midir?" diye devam eden Vardal, depremlerden kaynaklanan tahribatların üstünün örtülemeyeceğini belirtti.  Vardal devamla, "Dayanışmayı değil, depremin felakete dönüşmesini engelleyin. Herkesin güvenli konutlarda yaşamaya hakkı var" diyerek deprem vergilerinin en şeffaf bir şekilde nasıl harcandığının kamuyla paylaşılması gerektiğini söyledi.

‘KÖTÜLÜĞÜ DURDURMAK BORCUMUZ’

Basın açıklamasını okuyan Beyazadam ise, Türkiye'de uzunca bir süredir adaletin ve özgürlüğün yaşanamadığını söyledi. "Başta insan olmak üzere cana, canlıya reva görülen talancı, baskıcı, kıyımcı bir anlayışı bu toprakların taşıması artık mümkün olmamalıdır. Her türlü kötülüğe dur demenin bu topraklara olan borcumuz olduğu bilincinde olmalıyız" diyen Beyazadam, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra artarak devam eden tüm hukuksuzlukların son bulması gerektiğini belirtti. 

‘EMEK VE EMEKÇİ DÜŞMANLIĞI’

KHK'larla işten atılan kamu emekçilerinin haklarının geri verilmesi için yapılan tüm çağrılara iktidarın sessiz kaldığını belirten Beyazadam, "Son dönemde bütçe görüşmeleriyle tekrar gündeme gelen kıdem tazminatına yönelik hamlelerle işçinin kefen parasına göz dikilebileceği gözler önüne serilmiştir. Biz biliyoruz ki kıdem tazminatının bir sonraki aşaması emeklilik ikramiyesi ve belki de emeklilik maaşlarıdır. Bu denli gözü dönmüş emek ve emekçi düşmanlığını arkadaşlarımız KHK’lerle ihraç edildiğinde de görmüştük. Bütçe görüşmeleri adı altında çalışanlara yönelik hak gaspları planları su yüzüne çıkmıştır. Buradan sesleniyoruz: İşçinin, kamu emekçisinin, emeklinin hayatta kalmasına tahammül etmezseniz siz siyaseten yok olursunuz" dedi. 

‘SENDİKAL ÇALIŞMALARI SUÇMUŞ GİBİ GÖSTERİYOR’

AKP hükümetinin, sendikal çalışmaları suçmuş gibi göstermeye çalıştığını ifade eden Beyazadam,  "Diyarbakır’da Eğitim Sen üyesi arkadaşlarımıza yönelik gerçekleştirdiğiniz gözaltılar ve tutuklamalar aynı amacı taşımaktadır. Tüm bu hukuksuz girişimlerinizi bir kez de buradan kınıyoruz. Anayasal ve uluslararası hukuktan kaynaklanan ve medeni toplumlarda önemli bir yeri olan sendikalaşmanın ve sendikal çalışmaların önünü tıkamakla, uyduruk suç isnatlarınızla asıl sizler suç işlemektesiniz" diye konuştu. 

OHAL Komisyonu’nun aldıkları ret kararlarıyla birlikte derhal lağvedilmesini talep eden Beyazadam, son olarak ihraç edilen tüm çalışanların işlerine iade edilmesini istedi.