İSTANBUL -

696 KHK'kı İşçiler Tüm Otel ve Turizm İşçileri Sendikası, İşçinin Kendi Partisi, İşçi İttifakı, Emek ve Adalet Platformu, Kırmızı Gazete, Tophane'deki İŞKUR Binasının önünde  işten atmaların yasaklanmasını, işten atılan işçilerin işe iadesi, koronavirüs salgınında gerekli tedbirlerin alınması talebiyle basın açıklaması yaptı.

Basın açıklamasına Zeytinburnu Belediyesi'nden KHK ile ihraç edilen sağlık emekçisi Kenan Güngördü de 762. gününde "Korona Fabrikalarda Öldürüyor Patronlar Villalarda Keyif Çatıyor - Evde Kal-almıyorum İşim Alın Ekmeğim İçin Sokaktayım - 762. Gün" yazılı dövizlerle katıldı.

Eylemde ayrıca "Cengiz İnşaat 120 İşçi Arkadaşımızı İşlerine İade Et", "25/III Maddesinin Uygulaması Durdurulsun", "İşsizlik Sigortası Faydalanma Hakları Genişlesin", "Fon İşsizler İçin Kullanılsın", "Patronlara Fondan Verilen Ödenekler Faiziyle Geri Alınsın" yazılı dövizler taşındı.

İlk olarak Cemal Bilgin, koronovirüs salgınında bir çok işçinin hastalığa yakalandığını ama hiç bir tedbir alınmadığını, diğer yandan bir çok işçinin işten atıldığını, toplu iş sözleşmelerinin sürekli askıya alındığını belirterek seslerini Çalışma Bakanlığı'na duyurmak için Tophane'deki İŞKUR önünde basın açıklaması yaptıklarını söyledi.

Hükümetler Patronların Hizmetinde" Ortak basın açıklamasını okuyan otel işçisi Hüseyin Hır  12 Eylül 1980'den bu yana, yani en azından kırk yıldır herşey büyük patronların istediği gibi yürüdüğünü,  bütün hükümetlerin Türkiye İşveren Sendikalarının ve onunla aynı çıkarları savunan büyük patron örgütlerinin işçi düşmanı politikalarının hizmetinde olduğunu belirterek "Koronavirüs felaketinde de bu durumda bir değişiklik olmadı" dedi. 

"Kapitalizm Sürdükçe Nice Virüsle Karşılaşacağız"

Mardin’deki 120 Cengiz İnşaat işçisi  gibi milyonlarca işçisinin işten atıldığını, milyonlarcasının sefalet ücretlerine mahkum olduğunu belirten Hır, "Başta sağlıkçı kardeşlerimiz olmak üzere yüzlercesi hayatını kaybetti. Kaybettiğimiz 4 binden fazla insanımızın çoğu emekçidir. Daha ne kadar canın yitirileceği de bilinmiyor. Dünya üzerinde bu büyük patronlar düzeni olan kapitalizm devam ettikçe belli ki daha nice virüslerle karşılaşacağız. Hem kendi kardeşlerimizi hem bütün halkımızı kurtarmak için kendi gemimizi inşa etmek ve kendi soframızı kurmak zorundayız" di. 

"Patronların Birliğine Karşı İşçiler de Birlik Olmalı"

"Bize söylendiği gibi ne aynı gemide ne de aynı sofradayız. Biz işçiler ömrümüzü birilerinin bizi kurtarmasını beklemekle boş yere bekleyerek geçirmek yerine kendi göbek bağımızı kendimiz keselim" diyen Hır, işçilerin bütün farklılıklarına rağmen bir birlik  olması gerektiğini, sermaye ve patronların cephesi olan Tüsiad'lar, Müsiad'lar, TİSK'ler, Odalar ve Borsalar Birliği'ne karşı işçilerin birlikte mücadele etmeleri gerektiğini belirtti.

"Bizi bölmek isteyen patronların kötülemelerine kulak asmadan Türk, Kürt, Arap, Sünni, Alevi demeden birleşmeyi bilmek zorundayız.  Ya hep beraber ya hiç birimiz! İşte bizi tufandan koruyacak ortak gemimiz budur. 

"Zenginliği Paylaşabilmek İçin İşçiler İktidarda Olmalı"

Ülkenin bütün zenginliğini bütün emekçilerin, halkın arasında eşit olarak paylaşılabilmesinin  işçi sınıfı olarak iktidara gelmemiz gerekiyor. İşte biz bunun için vardık, varız, varolacağız" dedi.

Farklı iş kollarından işçiler olarak ortak taleplerinin ise:

Cengiz İnşaat, iftiradan vazgeç, 120 işçi arkadaşımız işlerine iade edilsin.

25/III maddesinin uygulaması bu dönemde tamamen durdurulsun!

İşsizlik sigortası faydalanma hakları genişlesin! Fon işsizler için kullanılsın! Patronlara fondan verilen ödenekler faiziyle geri alınsın!

İşyerlerinde iş güvenliği işçilerin seçtiği komitelerce sağlansın!

Asgari ücret vergi dışı bırakılsın! Ücretler üzerindeki vergi yükü kaldırılsın! 6 saatlik iş günü! Haftalık 2 gün kesintisiz izin!

Kamuda ve belediyelerde 696 no’lu KHK’Iı işçiler için askıda tutulan TİS hakkını, sosyal ve özlük haklarımızı istiyoruz!

Koronavirüs meslek hastalığı değil buyuran 7 Mayıs tarihli genelgenib iptal edilmesi" olduğunu söyledi. 

"Fabrikalarda Virüsten Değil Mücadele Ederek Ölelim"

Ardından işten atılan Zeytinburnu Belediyesi işçisi Kenan Güngördü ise Zeytinburnu Belediyesi önünde 762 gündür işim ekmeğim için Direniyorum mahkeme kararına rağmen işe iade edilmedim. Hukuk hiçbir zaman işçiden emekçiden yana işlemiyor koronoviris sürecinde de işçiler fabrikalarda çalışırken onlar için değil patronlar için önlemler alındı her şey onların çıkarı ona göre uygulandı. Bizler işler olarak haklarımızı almak için birlikte mücadele etmek zorundayız evde kal çağrılarına karşın ben de 'Sokağa çıkın haykırın" diye sesleniyorum fabrikalarda çalışarak vermektense sokaklarda haklarımızı haykırarak mücadele ederek ölelim"diyerek işçilere, birlik olma ve hakları için mücadele çağrısı yaptı.

Katılan kurumlardan işçiler de kısa konuşmalar yaparak sloganlarla eylemi sonlandırdı.