Kenya Komünist Partisi'nin (CPK) 12 üyesi hükümetin Covid-19 teşvik paketinde işçilere çok az hak sağlaması üzerine protesto gösterilerine katıldığı için günlerdir gözaltında tutuluyor. Uluslararası Para Fonu (IMF) politikalarına da tepki gösteren CPK, sık sık hak ihlalleriyle gündeme gelen Jübile Partisi hükümetince baskı görüyor.
CPK Başkan Yardımcısı Booker Ngesa Omole, Peoples Dispatch'e verdiği demeçte gözaltındaki üyelerin 12 Nisan'da duruşmalarının yapılacağını belirtti. Omole "Kenya hükümeti Covid-19 salgınıyla baş etmek için bilimsel bir yol kullanmalı. Yalnızca siyasi seçkin zenginler testlere ve aşılamaya erişebiliyor" tepkisi verdi.

SAĞLIK ÇALIŞANLARI BİLE AŞIYA ULAŞAMIYOR
Omole, sağlık çalışanlarının birincil aşı grubunda olmasına rağmen yaklaşık yüzde 10'unun aşıya erişebildiğini kaydetti. Hükümete yönelik tepkileri nedeniyle geçen hafta parti binasının polislerce basıldığını aktaran Omole, "Kenya'da komünistlere yönelik zulüm yeni bir şey değil, 2010'daki anayasa değişikliğine dek komünizm kriminalize edilmiş bir ideoloji olarak görülüyordu. Çünkü bağımsızlıktan yıllar sonra hala yürürlükte olan sömürge yasalarına göre sınıf mücadelesinin kendisi suçtu. Ancak Ocak 2021'de nihayet kendimizi Kenya Komünist Partisi (CPK) olarak kaydettirebildik" açıklaması yaptı. Omole, "Parti Kenya'daki IMF politikalarını reddediyor ve Covid-19 fonlarını çalanların yargılanmasını talep ediyor" diye konuştu.
İngiltere Komünist Partisi (CPB) de dahil olmak üzere uluslararası alanda birçok örgütten Kenyalı komünistlerle dayanışma mesajları paylaşıldı. Svaziland Komünist Partisi (CPS) de yaptığı açıklamada, "Pek çok Afrikalı lider, Afrika halklarının sürekli düşmanı olan emperyalizmin yararına görev bilinciyle kukla rollerini oynamaya devam ediyor" diyerek Kenya hükümetine tepki gösterdi.
***

NE OLMUŞTU?

Devlet Başkanı Uhuru Kenyatta liderliğindeki hükümet, geçen ay Covid-19 teşvik paketinden işverenlere milyarlarca destek sağladı. Bunun üzerine ülke genelinde protestolar patlak verdi. Eylemlerde kiraların askıya alınması, iş kayıplarının tanzim edilmesi ve temel gıdaya erişim sağlanması talepleri öne çıktı. Bir diğer önemli talep ise, hükümetin Uluslararası Para Fonu (IMF) ile kredi müzakerelerini durdurması oldu. 2 Nisan'da 257 milyar dolarlık IMF kredisinin onaylanması üzerine sosyal medyada imzaya açılan IMF karşıtı dilekçe yaklaşık 150 bin imza topladı. Dilekçede, "Kenyalılar yakıtın hızla yükselmesi gibi temel hizmetlerin maliyeti nedeniyle ağır vergilendirme yükü altında boğulurken yeni krediler kabul edilemez" denilerek kemer sıkma politikalarına tepki gösterildi.

Kaynak: BirGün