KESK İstanbul şubeler platformu Kanun hükmünde kararname ''KHK''ile ihraç edilen üyeleriyle bu haftaki basın açıklamasını Zeytinburnu belediyesi önünde gerçekleştirdi.
Yapılan açıklamada şöyle denildi:
Biz demokratik,laik bir ülkede barış ve kardeşlik içinde,insanca bir yaşam mücadelesi veren Türkiye kamu emekçileri sendikal mücadelenin yüz akı KESK'lileriz.
Halkın büyük çoğunluğunun yoksulluk ve sefalet içinde yaşadığı,özgürlüklerinin kısıtlandığı,anayasa ve uluslar arası sözleşmelerden doğan hakların askıya alındığı,kadınların sokağa çıkmakta kaygı duyduğu,gençlerin gelecek umutlarının yok edildiği,beyin göçünün giderek çoğaldığı,kamu emekçilerinin hukuksuz ve keyfi olarak açığa alınıp işten atıldığı,gericiliğin toplumsal alanı kuşattığı bir ülkede yaşıyorsak sorumlusu 12 eylül ile ve sonrasında 15 temmuz ile derinleşen ve kurumsallaştırılan sömürü düzeniyle beslenen AKP iktidarıdır.
Yönetici ve üyelerimizi KHK'larla haksızca,hukuksuzca ve kendileri gibi düşünmedikleri için tamamen keyfi olarak açığa aldılar,ihraç ettiler.Bütün bu zalimce uygulamalarının sebebi ise,tüm emekçi kesimlerin hak ve özgürlüklerini sınırlayan düzenlemelere seyirci kalmayışımızdır.Anayasa ile yasalar ile başta uluslar arası çalışma örgütü ''İLO'' sözleşmeleri olmak üzere ülkemizin imzaladığı uluslar arası sözleşme ve anlaşmalarla güvence altına alınmış bulunan sendikal hak ve özgürlüklerimize sahip çıkmamız işlerine gelmemektedir.
Zeytinburnu belediyesinde Sosyal işler müdürlüğün de çalışıyorken 696 sayılı KHK ile sadece güvenlik soruşturması gerekçesiyle ki başka hiçbir sebep öne sürülmeden ihraç edilen Kenan Güngördü arkadaşımız da burada 188 gündür işini almak için direniyor.AKP iktidarı artık bu keyfi işten çıkartmalara son verip insanları ekmekleriyle tehdit etmeyi bırakmak zorundadır.Kenan Güngördü arkadaşımızın mağduriyeti giderilmeli ve derhal işine iade edilmelidir.
DİSK'e bağlı Dev yapı iş sendikası başkanı Özgür Karabulut emeği sömürülen ve yok sayılan hava alanı işçilerinin yanında olduğu için.haklarını ve taleplerini dile getirdiği için DİSK genel merkezi binası önünde gözaltına alınıp yasaları çiğneyen bir yargılamayla tutuklandı.Özgür Karabulut,tutuklu arkadaşlarımız ve sendikacılarımız derhal serbest bırakılmalı ve inşaat işçilerinin gayet insani olan talepleri yerine getirilmelidir.
10 ekim Ankara katliamında 103 canımızı kaybettik.Geçtiğimiz çarşamba günü katliamın 3.yılın da Kadıköy iskelesin de yüzlerce kişi birlikte ses olduk.Unutmadık,unutturmayacağız Bile.bile bu katliama göz yumanlardan sonrasında delilleri görmezden gelenlerden,katliamı önemsizleştirenlerden bunun hesabını soracağız.Elbette ki bu katliamın sorumsuzluğundan sonsuza kadar kaçamayacaklar.Suçlular er yada geç hesap verecek.
Aynı baskı ve susturma politikaları cumartesi annelerine karşıda her hafta devam etmektedir.Bir anne düşünün 707 haftadır faili meçhul çocuğunun sadece bir mezarı olsun diye kemiklerini istiyor.Uluslar arası sözleşmelere imza atan devletin Galatasaray meydanından yükselen çığlığı duyması faili meçhul bu cinayetlerin sorumlularını bulması,cezalandırması ve kayıpları bulması gerekirken aksine Galatasaray meydanını analara kapatmaktadır.
Biz KESK'liler olarak en barışçıl eylem olan cumartesi oturmalarına yapılan bu faşizan saldırıları kınıyor,bir an önce Galatasaray meydanının cumartesi annelerine açılması gerektiğini belirtiyor ve bu gerçekleşene kadar cumartesi annelerinin yanında olacağımızı söylüyoruz.
Sözlerimizi tamamlarken haksız,hukuksuz bir şekilde ihraç edilen,açığa alınan kamu emekçiler olmak üzere emekten,demokrasiden,barıştan,insanca bir yaşamdan yana olan herkesi OHAL-KHK ile örülen saray rejiminin faşizmine karşı emek,demokrasi ve barış mücadelesinde tek ses,tek yürek olmaya çağırıyoruz denildi.