Bugün KESK İstanbul Şubeler Platform’u,KHK ile işine son verilen üyeleriyle birlikte KHK ile işine son verilen Kenan Güngördü ile dayanışmak Zeytinburnu’nda bir basın açıklaması yaptı.
Bugün KESK İstanbul Şubeler Platform’u, Kanun Hükmünde Kararname ‘’KHK’’ile işine son verilen üyeleriyle, yine Zeytinburnu belediyesinden KHK ile işine son verilen Kenan Güngördü ile dayanışmak amacıyla Zeytinburnu Adalet Sarayı Meydanı’nda bir basın açıklaması yaptı.
Açıklamada şunları söyledi:
İktidarın küresel kapitalizm ışığında uyguladığı sosyal siyasal ve ekonomik politikalarla ülkenin hızla uçuruma sürüklendiği, ekonomik krizin giderek derinleştiği, bunun yükünün ise halkın sırtına yıkılmaya çalışıldığı vurgulanan açıklamada şöyle denildi:
15 Temmuz darbe girişimi sonrasın da çıkartılan KHK’larla iş güvencesi fiilen kaldırılmış sözleşmeli esnek baskı altında çalışmaya zorlaması kamu emekçileri ile açlık sınırının altında asgari ücretle kölelik koşullarında çalıştırılan işçiler sefalet koşullarına mahkum edilmiştir. Sermayeye her koşulda hizmet ettiğini dile getiren iktidar sermayeyi korumak için olağanüstü hali sürdürdüğünü ilan etmiştir.Bu tercih bu gün bizi enflasyondan işsizliğe yoksullaşmadan ekonomik durgunluğa kadar hayatlarımızı her alanda kabusa çeviren kapsamlı bir ekonomik krizle karşı karşıya bırakmıştır.En yetkili ağızlar ‘’kriz’’sözcüğünü kullanmaktan özenle kaçınsalar da bizler için krizin anlamı birbiri ardına kapanan dükkanlarda marketlerde sürekli yapılan zamlarda kabaran elektrik su doğalgaz faturalarıdır.Ödenemeyen borçlardır,evlere gelen hacizlerdir,İşsizliktir,iş cinayetleridir. Krizin anlamı yaşamımızın giderek sürdürülemez hale gelmesidir.Gerçek çıplaktır.AKP iktidarının sürdürdüğü ithalata betonlaşmaya dış borçlanmaya ranta spekülasyona dayalı ekonomik model hızla çökmektedir.Sendikal örgütlenmenin engellendiği onbinlerce kamu emekçisinin ihraç edildiği demokrasi isteyen barış isteyen emekten yana duran kısacası muhalif tüm kesimlerle hesaplaşma fırsatına dönüştürülen OHAL uygulamaları ile grevlerin yasaklandığı hak aramanın bastırıldığı bir ortamda elde edilen yüksek kar oranlarının paylaşamayanlar bu gün zararlarını ve borçlarını halkın sırtına yıkmaktadır.Oysa fatura bu düzen sayesinde küplerini dolduran patronlara kesilmelidir. Faturayı ödemesi gereken sadece patronlar değil aynı zamanda siyasi iktidardır.
Peki bizler kimleriz?
Bizler herkes için parasız eşit anadilde eğitim isteyen öğretmenler herkes için parasız sağlık isteyen sağlık çalışanları adil vergilendirme isteyen vergi memurları demokratik belediyecilik isteyen belediye çalışanları yolunu bilimle aydınlatan akademisyenleriz. Bu yüzden bir gece yarısı KHK’sı ile sizlere hizmet etmekten alıkonulduk işimizden atıldık.Ayrıca bizler çalışma koşullarının düzeltilmesini isteyen böceksiz yemek tahtakurusu olmadan uyuyacak döşek eve ekmek götürmek için hakkı olan ücreti isteyen havalimanı işçileriyiz.Bizler asgari ücretle açlığa sefalete mahkum edilen işçileriz.Ürününü tarlada çürümeye bırakmak zorunda çiftçiler gün ortasında cinayete kurban edilen kadınlar,işsizlikle yüz yüze kalmış gençleriz.
Bugün burada olmamızın nedeni Zeytinburnu belediyesinde haksız hukuksuz şekilde işinden ihraç edilen mahkeme kararıyla işine iade edilmesine rağmen 6 saat sonra jet hızıyla tekrar işine son verilen Kenan Güngördü arkadaşımızın mücadelesini sahiplenmektir. Kamu kurumlarını babasının çiftliği gibi gören bu zihniyet mahkeme kararlarını bile tanımamaktadır.Keyfi olarak alınan tekrardan ihraç kararının kaldırılarak Kenan Güngördü’ün derhal işe başlatılmasını talep ediyoruz.
NE İSTİYORUZ;
Olağanlaştırılan olağanüstü hal uygulamalarına derhal son verilmesini.Haksız hukuksuz biçimde işinden edilen kamu emekçilerinin derhal işlerine iade edilmesini, KHK’ların tüm sonuçları ile birlikte iptal edilmesini,OHAL komisyonunun lağvedilmesini ve hukukun tesis edilmesini istiyoruz.İnsanca bir yaşam ve demokratik bir Türkiye istiyoruz.İçinde bulunduğumuz kriz karşısında işçiler,kamu emekçileri,işsizler,gençler,kadınlar,emekliler,köylüler,yoksullar korunsun.Krizin bedelini emeğiyle bu ülkenin değerlerini yaratan yüzde 99 değil krizi yaratan yüzde 1 ödesin istiyoruz.KESK olarak hukukun en temel ilkelerini ayaklar altına alarak intikam hırsıyla KHK listelerini oluşturanların ve hazırlanmasına katkı sunanların peşini bırakmayacağız.”
Basın açıklamasının ardından bildiri dağıtımı ile son buldu.