ERKAN SOYLU

KESK İzmir Kadın Meclisi, artan erkek şiddeti ve cezasızlık politikalarına dikkat çekerek, İstanbul Sözleşmesi’nin feshinin iptalini, şiddet ve tacizle mücadelede için önemli bir araç olan ILO’nun 190 Sayılı Sözleşmesi’nin bir an önce imzalanmasını istedi.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İzmir Kadın Meclisi, artan kadın katliamlarına ve faillere yönelik cezasızlık politikalarına karşı basın toplantısı düzenledi.

Basın metnini KESK Kadın Meclisi adına BES Kadın Sekreteri Maile Evin Ariç okudu. Erkek şiddetinin her gün daha vahşi yöntemlerle can almaya devam ettiğini söyleyen Ariç, kadın katillerinin cezasızlık politikasından ve iktidarın kadın düşmanlığından cesaret aldığını vurguladı.

Erkek faillerin her gün en az 3 kadını katlettiğini ifade eden Ariç,  “Kadınlar her gün  evde, işte, sokakta, erkek-devlet şiddetine maruz kalmakta ya da şiddet tehdidi altında ölümle burun buruna yaşamlarını sürdürmektedir. Kadınların can güvenliğinin olmadığı bir atmosferde,  iktidar kadına yönelik şiddeti önlemek ve kadın kazanımlarını geliştirmek yerine, kadın düşmanı politikaların sürdürücüsü olmaya devam etmektedir” diye konuştu.

“Kadın düşmanı politikalara mücadele edeceğiz“

Kadına yönelik şiddetin boyut atladığını ve iktidarın bu katliamları önlemek için bir şey yapmadığını vurgulayan Ariç, kadına yönelik şiddet ve bir şiddet biçimi olarak kadın cinayetlerinin politik olduğunu, çünkü şiddeti önlemede ve şiddet mağdurunu korumada devletin yükümlülükleri olduğunu, AKP iktidarı boyunca gerek yasal düzenlemeler gerek ise şiddeti meşrulaştıran her türlü söz ve davranışı ile kadına yönelik şiddetin tırmanmasında aktif rol oynadığını, İstanbul Sözleşmesini feshedenlerin sözleri ve eylemleri ile toplumda kadına yönelik şiddeti meşrulaştıranların, bu saldırıların, yaşanan cinayetlerin ortağı olduğunu söyledi.

“İş Yaşamında Şiddet ve Taciz Sözleşmesi  imzalansın”

Ariç konuşmasında şunları dile getirdi:  “İstanbul Sözleşmesi’nin tüm maddeleriyle birlikte hayata geçirilmesinden, caydırıcı yargı kararlarından, yeterli sayıda sığınma evinin açılmasından ve iktidarların şiddeti besleyen gerici, militarist, kadın düşmanı ayrımcı politikalarından vazgeçmesinden geçer. Tam da bu nedenlerden, İstanbul Sözleşmesi’nin feshinin iptalini, şiddet ve tacizle mücadelede önemli bir araç olan ILO’nun 190 Sayılı Sözleşmesi’nin bir an önce imzalanmasını istiyoruz. Tacizin, mobbingin, şiddetin tüm biçimlerine karşı evde, sokakta, işyerlerimizde mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. İstanbul Sözleşmesi yaşatır. ILO 190 İş Yaşamında Şiddet ve Taciz Sözleşmesi  imzalansın diyoruz”.

‘Eşit  ve özgür bir toplumu beraber inşa edeceğiz’

Şiddete uğrayan, yaşamdan koparılan her kadın için mücadele edeceklerini kaydeden Ariç, konuşmasını  KESK Kadın Meclisi olarak haklarından vazgeçmeyeceklerini, kadına yönelik şiddeti de, şiddeti meşrulaştıran zihniyeti de kabul etmediklerini, yaşamın her alanında kadın mücadelesi ve kadın dayanışması ile eşit ve özgür bir toplumu hep beraber inşa edeceklerini söyleyerek tamamladı.