KESK’li kadın emekçiler, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde bir dizi etkinlik ve taleplerini dillendirmek için alanlarda olacaklarını duyurdular.
Necdet Özsaygın
KESK’li kadın emekçiler, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde bir dizi etkinlik ve taleplerini dillendirmek için alanlarda olacaklarını duyururken, taleplerini içeren bir de açıklama yaptılar.
İşte KESK'li kadın emekçilerin talepleri:
8 mart 1857 de Amerika’nın New/York kentinde tekstil sektöründe çalışan yüzlerce işçi kadın düşük ücretleri, uzun çalışma saatlerini ve insanlık dışı çalışma koşullarını protesto etmek için grev gitti.Kadınların erkeklerle eşit haklara sahip olmak için verdiği bu mücadele sırasında polis grevdeki işçilere saldırdı ve onları fabrikaya kilitledi.İşçilerin kilitlenmesinin ardından çıkan yangında çoğu kadın 129 işçi can verdi.Bundan 53 sene sonra ise,26-27-ağustos-1910 tarihinde Danimarka’nın Kopenhag kentinde 2.enternasyonal’e bağlı kadınlar toplantısında (Uluslararası Sosyalist kadınlar konferansı)Almanya Sosyal demokrat partisi önderlerinden Clara Zetkin 8 mart 1857 tarihinde ki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçilerin anısına 8 mart’ın ‘’İnternational Women’s Day-Dünya kadınlar günü’’olarak anılmasını önerdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi.Ve’’8 mart kadınların Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü’’olarak anılmasını önerdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi.
Ve’’8 Mart Kadınların Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü’’tüm dünyada her coğrafyadan her renkten, her dilden kadınların birlikte kutladığı eşitsizlere, ayrımcılığa ve sömürüye karşı mücadelenin simgesi olabildi.
DÜŞLERİMİZİN RÜZGARI’NA YELKEN OLMAYA HAYDİ KADINLAR 8 MART’A!
-İşgücüne katılım ve istihdam oranlarımız çok düşük, işsizlik oranımız yüksek?
-Düşük ücretli, güvencesiz ve kayıt dışı işlere mahkum ediliyoruz?
-Aynı işi yaptığımız erkeklerden daha az ücret alıyoruz?
-Sistematik olarak, erkekler tarafından evde, işte,sokakta şiddete tacize mobinge uğruyor katlediliyoruz*
-En az üç çocuk doğurmamız isteniyor, annelik tek kariyer olarak gösteriliyor?
-Kariyer olanaklarımız cam tavanlar duvarlar derken liyakatla değil de eril kurallarla belirleniyor?
-Gelirimiz erkeğin gelirine ek olarak görülüyor-Ev işlerini aksatmamak için esnek çalışmamız gerekiyor.
-Ev işi, yaşlı, çocuk,engelli ve hasta bakımı sadece bize yükleniyor,emeğimiz değersizleştirilip görünmüyor?
-Emeğimiz, bedenimiz üzerinde sürekli bir denetim ve tahakküm var?
-Krizin yükünü en çok biz çekiyoruz?
-Nüfusun yarısıyken hak ve özgürlüklerde yokuz?
-Hemen her fırsatta kazanımlarımıza saldırılıyor, haklarımız tırpanlanıyor?
-Önce eş, kardeş, bacı,anne sonra kadınız?
-Siyasette yok denecek kadar az temsil ediliyoruz?
8 MART RESMİ TATİL OLMALIDIR!
Bugün tüm kadınların seslerini daha fazla yükseltmeleri, haklı taleplerini alanlara taşıyabilmeleri için 33 ülkede ‘’8 mart’’tatil ilan edilmiştir.Ülkemizde de 8 mart’ın resmi tatil olması için KESK’li kadınlar olarak uzun yıllardır mücadele ediyoruz.Bu günde ısrarımızı sürdürüyor ‘’8 MARTRESMİ TATİL OLMALIDIR’’talebimizi öne çıkartarak mücadelemizi yükseltiyoruz.
HAKLI NEDENLERLE HAKLI MÜCADELEMİZİ, HEP BİRLİKTE YÜKSELTMEYE 8 MART’TA ALANLARA!
Erkek egemen kapitalizmin yarattığı yoksulluğu, işsizliği, ayrımcılığı,eşitsizliği,cinsiyetçiliği,gericiliği,şiddetin her türlüsünü,savaşı ve militarizmi en ağır biçimleriyle yaşıyoruz.Bu gün mücadele nedenlerimiz çok daha katmerli hale getirilmiş durumda.Ama biz kadınlar da bu gün tarihimizin mücadele ruhuyla birlikte daha örgütlü ve daha güçlüyüz.Tüm kadınları bizden çalınanları geri almak,haklarımıza sahip çıkmak ve mücadelemizi hep birlikte yükseltmek için 8 mart’a alanlara çağırıyoruz.
TALEPLERİMİZ:
-8 Mart tüm kadınlar için ücretli izin günü olmalı.
-Eşit işe eşit ücret sağlanmalı:
-İş yerinde şiddeti, ayrımcılığı ve mobingi önleyen düzenlemeler yapılmalı.
-Esnek güvencesiz-kayıt dışı ve taşeron çalışmaya kiralık işçilik uygulamasına son verilmeli, güvenceli iş, güvenli yaşam koşulları sağlanmalı.
-Kapatılan kamu kreşleri açılmalı, kadın veya erkek olduğuna bakılmaksızın en az 50 çalışanın bulunduğu iş yerlerinde gündüz bakım evi ve kreşler açılmalı.
-Doğum izinleri 24 haftaya çıkarılmalı, devredilemez babalık izni düzenlenmeli, süt izninin kullanımı önündeki keyfi engeller kaldırılmalı ve ücretli-ücretsiz doğum izninden dönen kadınların statü kaybı yaşaması engellenmeli.
-Kadın bakanlığı kurulmalı.
-Kadınlara LGBT’lilere yönelik her türlü şiddeti ve ayrımcılığı önleyici yasal düzenlemeler acilen yapılmalı.
-Grevli toplu sözleşme hakkı, sendikal hak ve özgürlüklerimiz önündeki engeller kaldırılmalı.
-Kamu kurumlarının bütçeleri toplumsal cinsiyet eşitliği perspektifiyle hazırlanmalı.
-OHAL komisyonu derhal lağvedilmeli, KHK’lerle haksız, hukuksuz yere işten çıkartılan tüm emekçiler görevlerine iade edilmeli.
-Kadınlar için daha fazla yoksulluk, şiddet, göç ve ayrımcılık anlamına gelen savaş politikaları son bulmalı. Eşit ve özgür biçimde barış içinde bir arada yaşamın sağlanacağı demokratik koşulların oluşması sağlanmalı.
-Eğitim ve sağlık alanı başta olmak üzere kamusal alanın tümüne yayılan dinselleştirme politikalarından vazgeçilmeli.
-İstanbul sözleşmesi başta olmak üzere kadınlardan yana imza atılan uluslararası sözleşmelerin gereklilikleri yerine getirilmelidir.
MÜCADELE KADINLARI BİRLEŞTİRİR-KADINLAR DÜNYAYI ÖZGÜRLEŞTİRİR.