CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme dair konuları değerlendirdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme dair konuları değerlendirdi.
Kılıçdaroğlu, “Güzel bir ülkemiz var, birlikte huzur içinde yaşamak istiyoruz. El ele kol kola bu ülkenin caddelerinde sokaklarında gezmek istiyoruz. Yaşam tarzlarımız farklı olabilir ama bayrağımızın altında huzur içinde yaşamak istiyoruz.” dedi.
Kılıçdaroğlu, Adalet Yürüyüşü’nde birlikte yürüdüğü, geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitiren Enis Fosforoğlu için “Fosforoğlu, tiyatro dünyamızın çok değerli bir ismi. Adalet Yürüyüşü’nde beraber yürümüştük. Saygın bir tiyatro sanatçısıydı. Allah’tan rahmet diliyoruz.” sözleri ile başsağlığı dileğinde bulundu.
Gezi Parkı eylemleri davasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, “Dün yine önemli bir olayımız vardı. Gezi olayında şu veya bu şekilde kendisini gösteren, yeşile duyulan hasretini Gezi olayıyla dile getiren, İstanbul’un dönüştüğü bir beton ormanını düşünün. Ağaçların kesilmesine karşı çıktılar, hep birlikte mücadele ettiler. Yasak getirdiler. Taksim’de kimsenin burnu kanamadı. Yardımlaşmalar yapıldı, halaylar çekildi, yeryüzü sofraları kuruldu. Dünyanın en demokratik eylemlerinden biriydi. Ama bunu hazmedemediler. İstanbul Valisi’nin talimatıyla saldırdılar. İddianameler hazırlandı ve onların altının tamamıyla boş olduğu ortaya çıktı. Aradan bir süre geçti Osman Kavala’yı tutukladılar. Yaklaşık 600 gün yargı önüne çıkarılmadı. Ne yaptı bu insanlar?” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, “Osman Kavala içeride, niçin? Daha önce FETÖ’cü hakimlerin hazırladığı iddianameler vardı. O iddianameler sonucu beraat verildi. Aradan bir süre geçti, intikam alacaklar. ‘Demokratik hakkınızı niye kullanıyorsunuz’ diye intikam alacaklar. Aynı iddianameden yola çıkıldı ve adına da yeniden kıymetlendirme denildi. Amaç Gezi eylemlerine katılan insanlardan hesap sormak. FETÖ’nün taktikleri aynen devam ediyor. O paralelde yürümeye devam ediyorlar. Yiğit Aksakoğlu, Osman Kavala boşuna yatıyor aynı Eren Erdem gibi. Kimse merak etmesin Türkiye’nin önü açılıyor.” dedi.
Yenilenen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin sonuçlarını da değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Gerçekten de martın sonu bahar oldu. Mavi bir gökyüzünde ağaçların çiçek açtığı bir tablo düşünün. Biz o tabloyu kullandık. Biz Ankara’da, Antalya’da, Adana’da, İstanbul’da baharı getirdik. Ama İstanbul’u hazmedemediler. Binbir türlü iftira. Efendim oyları çaldılar da hırsız nerede kardeşim. Hâlâ göremedik. Elimizde kamera kayıtları var da nerede bu kayıtlar? Sonunda itiraf ettiler. ‘Çaldık dedik ama o siyasi bir söylem’. Siyasetin de bir ahlakı vardır. Eleştirebilirsiniz eyvallah ama ‘çaldılar’ demek asla ve asla doğru değildir. Bu milletin vicdanı var dedik. Ve 18 gün sonra mazbatayı verdiler. Sonra 18 gün İBB başkanlığı yaptı İmamoğlu. Sonunda Ankara’da kurulan kumpas sonucunu verdi. Efendim seçimi iptal ediyoruz dediler. Biz dilekçe verdik, ‘madem İBB seçimini iptal ediyorsun 39 ilçede seçimi iptal et yeniden seçime gidelim, eyvallah.’ Hayır dediler. Bazı çevreler mutlaka sokağa çıkın, boykot yapın dediler.” ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, “CHP’liler bağırırlar, çağırırlar biz de üzerilerine polisi salarız” dediler ama bunları yapmadık. Sağ duyulu hareket ettik. Niçin? Hakeme gidiyoruz. Niçin? Hakem millet. AK Parti’ye, onun hâkimlerine, bürokratlarına, valilerine güvenmiyorum ama 16 milyon İstanbulluya sonuna kadar güveniyoruz dedik. Ve güvendik. Çünkü biz bir Adalet Yürüyüşü yapmıştık. Adaletten, haktan, hukuktan bahsettik. Haktan, hukuktan bahsedenler sokağa çıkıp camı çerçeveyi kırmazlar.” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, “Mizah havasında olan pek çok söylemi hep birlikte bir şekilde dillendirdiler. Sonunda sandığa gittik 800 bini aşkın oyla İBB başkanı oldu. Ne dedik? Bu milletin ferasetine güveniyoruz dedik. Bir hakkın teslim edilen bir hakkın bir kişini eliyle kapalı kapılar ardından nasıl alındığını 80 milyon biliyor. Sadece 80 milyon da değil tüm dünya biliyor. Seçimler hangi şartlarda yapıldı? Her türlü iftira yapıldı. Pontus’tan tutun diplomaya kadar. Bir iktidar partisinin ve onun destekçilerinin, artık cumhurbaşkanının, doğrudan İmamoğlu’nu hedef alarak orantısız bir şekilde bütün güçleriyle bir propaganda yaptılar. Onların güçleri var ama bizim de Allahımız var.” dedi.
Erdoğan, ‘Sisi’ye mi, İmamoğlu’na mı oy verdiniz’ sözlerine tepki gösteren Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanının tarafsız olması gerektiğini, cumhurbaşkanının devletin sigortası olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, şu anda böyle bir ortamın olmadığının altını çizdi.