İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi:

F Tipleri başta olmak üzere,  hapishanelerde uygulanan ağır tecrit koşulları mahpusların sağlığını bozmaktadırYaşam hakkı, doğuştan sahip olduğumuz en temel haktır. Yaşam hakkını korumanın yolu da engelsiz ve eşit koşullarda elde edilen sağlığa erişim hakkıdır. Hapishaneler hasta olmayanların dahi hastalanmalarına ortam yaratıyor. Pek çok mahpusun hapishaneye girdikten sonra, hapishane koşullarından dolayı sağlıklarını yitirip hastalandıklarını ve var olan hastalıklarının ilerlediğini biliyoruz.

384. F oturmamızda hasta mahpus Mehmet Çelebi Çalan’ın durumunu sizlere aktarmaya çalışacağız Bolu F tipi hapishanesinde bulunan Mehmet Çelebi Çalan 23 yıldır hapistedir ve müebbet hapis hükümlüsüdür. Mehmet Çelebi Çalan’ın  Behçet, bel-kasık fıtığı, prostat, astım, ülser, reflü, migren, sinüzit, alerji, periferik vasküler ve kulak çınlaması gibi birçok hastalığı bulunmaktadır.  28 Temmuz 2016 tarihinde bulunduğu Ankara/Sincan 2 Nolu F Tipi Hapishanesinden Bolu F Tipi Hapishanesine sevk edildikten sonra bırakalım hastaneye götürülmeyi hapishane revirine çıkması dahi sorun haline gelmiştir.

Bolu F Tipi hapishanesine geldikten sonra,  Behçet hastalığına bağlı olarak gözlerinden atak geçirmesi ve kasık fıtığındaki ağrıdan dolayı revire çıkması gerekmiş, bunun için dilekçe yazmış ancak revire çıkarılmamıştır. Bunun üzerine, Sağlık Bakanlığı’na ve Bolu İl Sağlık Müdürlüğü’ne birer dilekçe yazmıştır. Dilekçelerinden 2 gün sonra revire çıkarılmış ve hastaneye sevki yapılmıştır. Gözlerine müdahale edildikten sonra belindeki fıtıktan dolayı ameliyatı yapılmış, dört gün hastanede kaldıktan sonra tekrar hapishaneye geri getirilmiştir. Ameliyat sonrası gerekli tedavi ve kontrolleri yapılmadığı için ameliyatlı bölgede şişme, morarma oluşmuştur. Kurum doktorundan kendisini hastaneye sevk etmesini talep etmesine rağmen bu yapılmamış, iki hafta sonra dikişlerinin zaten sökülmesi için hastaneye gideceği söylenilmiştir. Dikişlerinin sökülmesi için hastaneye gittiğinde ise doktor, durumumun normal olmadığını, neden daha önce hastaneye gelmediğini sormuştur. Doktor ameliyatlı bölgede oluşan şişkinliğe ve morarmaya acil olarak müdahale etmiş, enjektör ile biriken kanı almıştır. Doktor, şişkinliğe ve morarmaya Akdeniz Anemisi’nin neden olmuş olabileceğini, ailesinde Akdeniz Anemisi olup olmadığını sormuş ve bu konuyla ilgili mutlaka tetkiklerini yaptırması gerektiğine dikkat çekmiştir.  İki kardeşi de Akdeniz anemisi olan Mehmet Çelebi Çalan, bu durumu hapishane doktoruyla paylaşmış ama halen hastanede doktorunun istediği tetkiki yaptırabilmiş değildir. Ameliyatının üzerinden uzun süre geçmesine rağmen iyileşememiştir. Ameliyat yerinde şişkinlik ve morarma hala devam etmektedir ayrıca ağrı ve sancısı vardır. Hastaneye gidip kendisini ameliyat eden doktora görünmek için yaptığı başvurular sonuçsuz kalmıştır.Ülser ve reflü tedavisi olmuştur, tedaviden sonra doktorların önerisi ile her sabah aç karnına günde 1 tane “Nexium 40 mg” ilacını kullanmaktadır. On bir aydır çok şiddetli mide ağrısı çeken mahpus, ağzına bir şey atar atmaz midesi guruldamaya başlayarak yediği şeyler küçük parçalar şeklinde ağzına gelmekte, ağzından sürekli mide suyu akıntısı vardır.  Sürekli kabızlık sorunu yaşayan Mehmet Çelebi Çalan için yemek yeme eylemi bir işkenceye dönüşmüş durumdadır Mehmet Çelebi Çalan Bolu’ya sevk olduktan sonra kendisinde farklı bir rahatsızlığın baş gösterdiğini vücudundaki bütün enerjinin birden boşaldığı hissine kapıldığını, terleme, titreme ve hareketsiz kaldığını belirtmektedir. Böylesi durumlarda titremeden dolayı ellerinin dahi kontrolünü sağlayamadığını, konuşurken dilinin ağırlaştığını, yürürken iradesi dışında dizlerinin kırıldığını, merdivenlerden inip çıkmada çok zorluk çektiğini ve bu şikâyetleri ile ilgili hastaneye götürülmediğini belirtmektedir.

Bizler hapishane komisyonu ve insan hakları savunucuları; Devlet yöneticileri ve yasa koyucuların hapishanelerde insan hak ve özgürlüklerini temel almasını istiyoruz. Ağır hasta mahpusların durumlarını görmezden, bilmezden gelerek gündeme almama politikalarına artık son verilmelidir. Hasta mahpusların gerekli ve yeterli tedaviye kavuşturulmasını, Mehmet Çelebi Çalan ve durumları ağır olanların bir an evvel serbest bırakılmasını istiyoruz.

FOTOĞRAFLAR: ÖMÜR EĞRİBEL