İş yeri hekimlerinin yaşadığı sorunlara ilişkin yapılan anket sonuçlarını paylaşan İzmir Tabip Odası İş Sağlığı ve İş Yeri Hekimliği Komisyonu, iş yeri hekimlerinin pandemiyle birlikte sorunlarının büyüdüğünü vurguladı.
İzmir Tabip Odası İşçi Sağlığı ve İş yeri Hekimliği Komisyonu, iş yeri hekimlerinin yaşadığı sorunlara dair yaptığı anketin sonuçlarını paylaştı. İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfi Çamlı tarafından açıklanan anket sonuçlarına göre pandemiyle birlikte iş yeri hekimlerinin sorunların büyüdüğü belirtildi.
İş yeri hekimlerinin hizmet sürelerinin kısalması sonucunda çok sayıda firmaya gitmek zorunda kaldıklarını aktaran Çamlı, "İş yeri hekimliği alanında taşeronlaşma, birçok olumsuzluğu beraberinde getirdi. Özlük haklarından, hizmet verilen binanın fiziki şartlarının yetersizliğine, mobbingden, emekliliğe yansımayacak ödemelere, özellikle emekli maaşlarının yetersizliği nedeniyle çalışmak zorunda kalmaya kadar birçok sorunla karşı karşıya kalmalarına neden olmuştur" dedi.
Raporun 52 ilden 421 iş yeri hekimiyle yapılan görüşme sonucu hazırlandığını belirten Çamlı, ankete katılanların sadece yüzde 40'ının İzmir'de çalıştığına vurgu yaptı. Çamlı, ankete katılan hekimlerin yüzde 52'sinin emekli olduğunu ve bunların yüzde 70'inin geçinemediği için çalışmaya devam ettiğini ifade etti. Çamlı, iş yeri hekimlerinin yüzde 15'inin sözleşmesiz çalıştırıldığına dikkat çekti ve "Bu durum iş yeri hekimliğinde piyasalaşmanın bir sonucudur. Mutlaka önüne geçilmesi gereken bir durumdur. İş yeri Hekimlerinin çalışma programları iş yasası çerçevesinde özenle denetlenmelidir. Aylık bir saatlik hizmet alacak bir firmaya, ayda iki kez yarımşar saat gidilerek hizmet verilmesi beklentisinin ve uygulamasının ne denetimi vardır ne de uygulanabilmesi mümkündür" diye konuştu.
Katılımcıların yüzde 45'inin Türk Tabipler Birliği (TTB) tarafından belirlenen asgari ücretin yarısından azına çalıştığını kaydeden Çamlı, "TTB ve Tabip odalarının iş yeri hekimliği alanındaki yetki verme, asgari ücret belirleyip denetleyebilme yetkisinin kalkmasıyla birlikte, hekimler işçi sağlığı alanında örgütsüz ve sahipsiz kalmışlardır. Bunun sonucunda emekleri daha fazla sömürülmüş, maaş ve diğer haklarını kayıplar yaşanmış, iş tanımları ağırlaşmış, tükenme sınırında çalışmaya başlamışlardır. Ankete katılanların yüzde 44'ü son çalıştığı üç iş yerinde gecikmeli/düzensiz maaş ödemesi sorunu yaşamıştır" ifadelerini kullandı.
İş yeri hekimlerinin azalmış aylık ücretlerinin yanı sıra, işlerini gerçekleştirmek için kullanmaları gereken, araç, benzin, bilgisayar, internet gibi giderleri kendi imkanlarıyla sağlamaya çalıştıkları tespit edildiğini aktaran Çamlı, "Ankete katılanların yüzde 30'u yıllık izin kullanırken sorun yaşamaktadır. Yüzde 23,3'ü izine çıkarken yerine başka hekim bulma baskısı altına girmektedir. 6331 sayılı yasa ile işçi sağlığı ve iş yeri hekimliği alanı tahrip etmiş, hekimlerin çalışma koşullarını olumsuzlaştırılmıştır. Bu yasayla iş yeri hekimliği alanı piyasaya açılmış ve ‘Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri' (OSGB) aracılığıyla taşeronlaştırılmıştır. İşyeri hekimlerinin büyük çoğunluğu OSGB'lerde çalışmaya zorlanarak piyasanın acımasız koşullarına bırakılmıştır. Meslek örgütü olarak İş yeri hekimlerinin her türlü hakları için mücadelemizi kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz" dedi.