2011'de yaşamıı yitiren Şaban Dayanan'ın eşi şöyle seslendi: Eskisinden daha karanlık günler, belki daha puslu ama bir o kadar da azim ve umut doluyuz, biz yeniden başladık direnmeye...
Türker Demirci
Yine bir yıl bitti,daha önce geçip giden yıllar gibi. Tam yedi koca sene geçmiş gidişinin üstünden. Havin artık bir genç kız oluyor içinde baba özlemi ile büyüyor,Taylan koskoca bir delikanlı gelecek planları yapıyor, anlatacak bir babası yokken yanında. Biz gülüyoruz, ağlıyoruz yani yaşıyoruz olağan bir hayatı olağan dışı hüzünlerle.Her Temmuz yinelenen bir acı alışmak mı kabulleniş mi adı ne olursa olsun ilk günkü acı hala küllerin arasından ateşini tazeliyor zaman zaman ve senin dediğin gibi herşey. Eskisinden daha karanlık günler, belki daha puslu ama bir o kadar da azim ve umut doluyuz, biz yeniden başladık direnmeye...
"Bugün hala 12 Eylül ""Bugün halen o gün"
Bugün halen aynı direnç
Bugün hala aynı acı
Aynı özlem...
Aynı...
Aşk...
Bu sözler yedi yıllık hasretin ardından, insan hakları mücadelesinin genç aktivisti, emekçisi, önderi, gazeteci, fotoğrafcı Şaban Dayanan için eşi Nurten Özdemir Dayanan tarafından yazılan bir mektup.
........................................................................................
Şaban Dayanan 24 Temmuz 2011 yılında yaşamını yitirmişti.
Gazeteci ve insan hakları aktivisti ve sosyalist kimliğe sahip olan Şaban Dayanan, 24 temmuz'da yıllarca emek verdiği İHD önünde yapılan cenaze töreninin ardından toprağa verilmişti.
Şaban, bıraktığı sevgi, saygı ve dostluk çemberi içinde son yolculuğuna uğurlanmıştı.
Gazeteci ve insan hakları aktivisti Şaban Dayanan, İHD önünde yapılan cenaze töreninin ardından toprağa verildi. Arkadaşları Dayanan için "o bir insan hakları emektarıydı" derken, Cumartesi Anneleri adına tabuta karanfil bırakıldı.
Dayanan'ın cenazesi İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul şubesi önünde yapılan törenin ardından Edirnekapı mezarlığında toprağa verildi.
Dayanan, 24 Temmuz evde epilepsi krizi geçirmesinin ardından 42 yaşında yaşamını yitirmişti.
Yapılan törene, Dayanan'ın ailesi ve insan hakları aktivisti arkadaşları katıldı. İHD binasının olduğu caddeye zor sığan kalabalık, göğüslerinde Dayanan'ın gülümseyen fotoğrafı ellerinde karanfillerde arkadaşları tarafından uğurlanmıştı.
"Sevgili Şaban Seni Unutmayacağız" yazılı afişin altına getirilen Dayanan'ın cenazesinin önünde konuşan arkadaşları şöyle demişlerdi:
İHD İstanbul şube Başkanı Abdül Baki Boğa:
Ömrünün en cevahir yaşlarında gözaltı ve işkenceye maruz kalmış ve tüm hayatını insan hakları mücadelesine adamış bir ağabeyimdi. O gazeteci, sanatçı, yoldaş, dost ve yıkılmayan devrimciydi.
İnsan hakları Savununucu, İHD başkanlarından Avukat Ercan Kanar:
Derneğin fotoğrafçısı ve muhabiri olarak hep ezilenlerin yanında yer alan insan hakları emektarıydı. Çok genç gitti.
Sanatçı Ferhat Tunç:
12 Eylül'de 12 yaşında işkenceyle tanışan bir insandı. Cumartesi anneleri oturmalarında gözaltına alınırken, yılmadan deklanşöre basıyordu. Uğurlar olsun.
Sanatçı Suavi:
Onunla şakalaşırken, sakın ölme Hepimiz Şabanız yazamayız demiştik. Onu yakamıza "Hepimiz Şabanız" yazacak kadar yakın görüyorduk.
İHD Başkanlarından Avukat Eren Keskin:
20 yıldır tanıyorum onu. Picca Baca öldüğünde yazdığı yazıda, sakın bizi affetme Pippa yoksa biz değişmeyiz" demişti. Sakın bizi affetme Şaban ki biz de değişelim.
İHD İstanbul Şubesi eski Başkanı Kiraz Biçici:
12 Eylül'de gördüğü işkenceler, epilepsi krizlerini artırmıştı zaten ölümü de bu yüzden oldu. O bizimle ve biriktirdikleriyle yaşayacak.
Cumartesi Anneleri adına konuşan Hüseyin Ocak:
Cumartesi anneleri/insanlarının yanında sanki yakının kaybetmişçesine mücadele ederek, onların her karesini çekti. Elimdeki kırmızı karanfili cumartesi anneleri için ona atıyorum.
İHD dökümantasyonda çalışan İhsan Kaçar:
92'den beri Türkiye'nin en zor koşullarında çalışmıştı. Bir kuşaktı onlar ve biz onların mirasını taşıyoruz.
Eski İHD yöneticisi Nimet Tanrıkulu:
Dayanan çok genç mücadeleye başladı. Daha yapacak çok şeyi olduğunu ve çok genç gitti.Onu asla unutmayacağız, mücadelemizde yaşatacağız.
İnsan hakları savunucusu Şanar Yurdatapan:
İHD deyince akla ilk gelen isim; başkan değişirdi Şaban değişmezdi, çok genç yaşında işkenceyle, genç yaşında da ölümle tanıştı; sırasını bekleseydi daha iyi olurdu.