“Uşağum bu saatten sonra dert etmesen de olur” diyebilirsiniz ama Bilemedum işte...
ŞENOL MORGÜL
Her şeyin yapılabildiği çevrimiçi alemlerin ocağına düştük. İnsanlar geleceği yakalamak için topluca online dünyalara göç ediyor. Oradaki hareketliliğe ve hıza yetişmenin imkanı yok ama o dünyada olmazsan bu dünyada da olamıyorsun.
Yeni alemdeki etkinlikler için sayısız davetler alıyorum. İyi kötü bildik yerlere çağrılır giderdik ama bu yeni mekanları ve adresleri hiç tanımıyorum. Gidince de uyum sağlamakta zorlanıyorum.
Nesini söyleyim canım efendim; Arkadaşlarımın kokusunu almalıyım, gözlerine camdan değil candan bakmalıyım, seslerini gaipten değil sahipten duymalıyım. En önemlisi de dokunmalıyım.
Çalgıcı aklım, temassız muhabbetlerin bireysel, toplumsal bir heyecan yaratabileceğine pek basmıyor. Dünya fena halde değişti hatta üstümüze bir kaç tur bindirdi ama hala nasıl ayak uyduracağız derdindeyim. Galiba yine hesap hatası yaptık ve bu dünyada kaldık!
“Uşağum bu saatten sonra dert etmesen de olur” diyebilirsiniz ama Bilemedum işte...