14 Mart Tıp Haftası nedeniyle 15 Mart’ta Ankara’da “Beyaz miting” düzenleyecek olan SES Genel Merkezi, şiddetsiz bir sağlık için de 17 Nisan’da iş bırakacak.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) 14 Mart Tıp Haftası nedeniyle yaklaşık yarım milyon sağlıkçıyı ilgilendiren taleplerin seslendirileceği eylem ve etkinlik programını açıkladı. SES Genel Merkezi’nde düzenlenen toplantıda,“Halkın sağlık hakkı, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin geleceği için 17 Mart’ta mitinge” pankartı açıldı.
‘HEYETTEN GELEN BİLGİLERİ AKTARACAĞIZ’
SES Eş Genel Başkanı İbrahim Kara dün Elazığ Sivrice’de meydana gelen depreme ilişkin konuştu. Depremde şu ana kadar 21 kişinin yaşamını yitirdiğini anımsatan Kara, yaşamını yitirenlerin ailelerine başsağlığı diledi. SES’in Türk Tabipler Birliği (TTB) ile ortaklaşa oluşturdukları heyetin bölgede incelemelerde bulunduğunu aktaran Kara, gelecek bilgiler ışığında önümüzdeki saatlerde kamuoyunu bilgilendireceklerini kaydetti.
‘ZAMLAR ÇOK DÜŞÜK ORANDA YAPILIYOR’
SES Eş Genel Başkanı Gönül Erden ise düzenleyecekleri eylem ve etkinliklere ilişkin hazırladıkları basın metnini okudu. Sağlık ve sosyal hizmet ortamında sorunların çözülmediğini ve her geçen gün artığını vurgulayan Erden, en temel taleplerin bile ortadan kaldırıldığını söyledi. Yaşamın her alanında hissedilen ekonomik krizin hissedildiğine dikkat çeken Erden, “Yoksulluk sınırı altında almış olduğumuz ücretlerimiz erirken, ücretlerimizde iyileştirme talep ettiğimiz her ortamda ise bizlere döner sermaye ödentileri gösterilerek talebimiz reddediliyor ya da çok düşük oranlarda zamlar yapılıyor” dedi.
Erden, ek ödeme ve performans ödemeleri yerine çalışırken ve emeklilikte insanca yaşamaya yetecek temel ücretin belirlenmesi gerektiğini vurguladı.
‘HER GÜN 31 SAĞLIK ÇALIŞANI ŞİDDETE MARUZ KALIYOR’
Resmi verilere göre ülkede her gün 31 sağlık çalışanın şiddete maruz kaldığını aktaran Erden, “Kurumlarınız artık çalışanlar açısından verimli ve huzurlu bir ortam olmaktan çıkmış, yoğun iş yükü altında ezildiğimiz, her an şiddete maruz kaldığımız, can güvenliğimizin bulunmadığı yerler haline gelmiştir” dedi. Şiddetin en sık acil servislerde yaşandığını dile getiren Erden, şiddete uğrayan sağlık emekçileri şiddetin ardından ankasiyete ve huzursuzlukta artış gibi psikolojik etkiler görüldüğünü söyledi.
‘100 ÜZERİ HASTA MUAYENE ETMEYE ZORLANIYORUZ’
Kışkırtılmış sağlık talebi ve artan iş yükü ile birlikte, sağlık alanındaki bütün aksamalardan emekçilerin sorumlu görüldüğüne dikkat çeken Erden, günde 100 ve üzeri sayılarda hasta muayene etmeye zorlandıklarını, randevu sisteminin işletilmemesi nedeniyle hastaların poliklinikler önünde yığıldığını ve acil servislerde her yıl ülke nüfusunun üzerinde hasta girişinin olması nedeniyle çalışamaz koşullara maruz kaldıklarını kaydetti.
‘SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM PROGRAMINA SON VERİLMELİ’
14 Mart sürecine girerken iş barışının tesis edildiği sağlık ve sosyal hizmet ortamının sağlanmasını ve gelecek kaygısının giderilmesini talep ettiklerini vurgulayan Erden, “Bunun için derhal sağlıkta dönüşüm programına son verilmeli, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin ekonomik ve özlük talepleri karşılanmalı ve toplum sağlığını koruyucu sağlık politikaları hayata geçirilmelidir” dedi.
17 NİSAN’DA İŞ BIRAKACAKLAR
Eylem ve etkinlik programlarını açıklayan Erden, 15 Mart’ta ülkenin dört bir yanından gelen sağlık ve sosyal hizmet emekçileri ile Ankara’da “Beyaz miting” gerçekleştireceklerini, 17 Nisan’da da ise şiddetsiz bir sağlık ve sosyal hizmet ortamı için tüm sağlık ve sosyal hizmet kurumlarında bir günlük iş bırakacaklarını belirtti. Erden, başta sağlık ve sosyal hizmet emekçileri olmak üzere toplumun tüm kesimlerini eylem ve etkinliklerine destek vermeye çağırdı.