Sonrası mı? Sonrası, tüm zamanlarda ve daima "Güzel Günler göreceğiz çocuklar..."
Yurtdışında bir dinletideyiz. Son parça, "Güzel günler göreceğiz" şarkısından önce Şenol bir hikâyeye başladı:
"12 Eylül öncesinde kasabamıza gelen bir abi, bize 'Güzel Günler Masalı'nı anlattı. Neymiş, 'O güzel günler'de herkes özgür olacakmış. Neymiş, alışverişte şiir, türkü ve şarkı ile ödeme yapılacakmış. Uzaklardan gelen abi, masal diliyle öyle güzel bir düş kurdu ki, ona inanıp biz de 'kötü yola!' düştük. O gün bu gün uzaktaki 'o güzel günlerin' bir an önce gelmesi için çabaladık."
Şenol'un cümlesi biter bitmez, izleyiciler arasından biri "Şenol uşağum! Diyorsunuz diyorsunuz da 'o güzel günler' bir türlü gelmek bilmiyor, giderek uzaklaşıyor. Beklemekten ağzımıza s.....ı uşağum!" demez mi? Hikaye bu kadarla bitse iyi, Şenol, hiç telâşlanmadan, işaret parmağını bana uzatarak "Bizi 'kandıran' bu aksakallı abiydi" diyerek bu güzel "suçu!" üstüme atmaz mı?
Madem ki ifade benim üzerime verilmişti üstlenmemek olmazdı. Ne mi yaptım? Önce geçmise sonra Şenol'a, sonra soruyu sorana sonra da izleyicilere bakıp, "Ben kimseye tarih vermedim ki?" der demez şarkı başladı...
Sonrası mı? Sonrası, tüm zamanlarda ve daima "Güzel Günler göreceğiz çocuklar..."