Büro Emekçileri Sendikası (BES), dün Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. BES Şube Başkanı Gülüzar Ateş konuşmasında Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından 2009 yılından beri her yıl 16 Mayıs gününü içeren haftanın “Sosyal Güvenlik Haftası” olarak kutlandığını belirtti. “Amaç; toplumda sosyal güvenlik bilincinin geliştirilmesidir” diyen Ateş, yapılanların göstermelik olduğunu, kurumun ticari işletme gibi kullanılmasından başka bir şey yapılmadığını ifade etti.

HAKLAR BİRER BİRER YOK EDİLİYOR
Sağlık ve sosyal güvenlik hakkının tüm vatandaşlar için en ideal biçimiyle yasal güvenceye kavuşturulması gerektiğini dile getiren Ateş, “Ülke halkının hayatını doğrudan ilgilendiren bir kurum olan Sosyal Güvenlik Kurumu, kamusal sağlık ve sosyal güvenliğin piyasa merkezli yapılandırılması ve bu hizmetlerin özel sektöre devredilmesi ile yurttaşların sağlık ve sosyal güvenlik haklarını daraltırken, aynı zamanda paralı hale gelmiştir. Başta Memur-Sen olmak üzere yandaş örgütlerin de onayı ile sağlık ve sosyal güvenlik adım adım piyasalaştırılırken sosyal güvenlik emekçilerinin hakları birer yok edilmektedir. Anayasa Mahkemesi kararı olmasına rağmen ikramiyelerin ödenmemesi ise SGK Yönetim Kurulu’nun basiretsizliğini ortaya koyarken kamu emekçileri adına yönetim kurulunda yer alan Memur-Sen’in misyonunu gözler önüne sermektedir” şeklinde konuştu.

İŞTE TALEPLERİ:
Ateş son olarak şunları söyledi: “Emeklilik yaşı düşürülmeli, ek ödemeler emeklilik maaşına yansıtılmalıdır. Sağlık katkı payları kaldırılmalıdır. Genel Sağlık Sigortası uygulamasına son verilmeli, sağlığın finansmanı genel bütçeden karşılanmalıdır. Kayıt dışı istihdam kayıt altına alınmalıdır. İşveren prim aflarına son verilmelidir. 666 Kanun Hükmünde Kararname(KHK) nedeniyle gasp edilen ikramiyeler derhal ödenmelidir. SGK Yönetmeliğini sendikamızın açtığı davalar dikkate alınarak değiştirilmeli, sınavlardan uygulanan mülakat kaldırılmalıdır. Tüm kadrolar için kurum içi sınav yapılmalı, yaş şartı kaldırılmalı ve sınav sonuçları 2 yıl geçerli olmalıdır. Geçici görevlendirme adı altındaki sürgün uygulamasından vazgeçilmelidir. İş, görev tazminatı ve yıpranma tazminatı ödenmelidir. Mobbing izleme kurulları oluşturulmalıdır. İşyerlerinde işyeri hekimi ile işçi sağlığı ve iş güvenliği uzmanı istihdam edilmelidir. 50 çalışanın olduğu işyerlerinde kreş açılmalıdır.”