AKP milletvekilleri TBMM'de cinsel istismara uğramış çocuğun faille evlendirilmesi durumunda cezasının ertelenmesini istedi.
AKP, TBMM Genel Kurulu'na cinsel istismar suçunda yargılamaya ilişkin olarak bir önerge getirdi. Önergeye göre, “cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın işlenen cinsel istismar suçunda, mağdurla failin evlenmesi durumunda hükmün açıklanması geri bırakılıyor” ve hüküm verilmiş ise infazın ertelenmesine karar veriliyor. Evliliğin failin kusuruyla bitmesi halinde fail hakkındaki hüküm tekrar uygulanıyor. Önerge, açık oylamada 184 oyu bulamaması sebebiyle salı günü tekrar görüşülecek.
Hukukçular, düzenlemenin çocuk evliliklerinin fiili durumdan yasal zemine geçirildiği eleştirisinde bulundu.
Önergenin tam metni şöyle:
"Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına
Görüşülmekte olan Kanun Tasarısının Geçici 1. maddesine aşağıdaki fıkranın eklenmesinz ve teklif ederiz.
"(2) Cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın 16/11/2016 tarihine kadar işlenen cinsel istismar suçundan, mağdurla failin evlenmesi durumunda, Ceza açıklanmasının geri bırakılmasına, hüküm verilmiş ise cezanın infazının ertelenmesine karar verilir. Zamanaşımı süresi içinde evliliğin, failin kusuruyla sona ermesi halinde fail hakkıdaki hüküm açıklanır veya cezanın infazına devam olunur. Bu fıkra uyarınca fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına veya cezanın infazının ertelenmesine karar verilmesi durumunda, suçqan azmettiren veya işlenişine yardım edenler hakkında kamu davasının düşmesine veya infazının ortadan kaldırılmasına karar verilir"
İmza verenler
Önergeyi veren AKP'li milletvekilleri şöyle:
İstanbul Milletvekili Mehmet Muş
İstanbul Milletvekili Halis Dalkılıç
Kocaeli Milletvekili İlyas Şeker
Kırıkkale Milletvekili Ramazan Can
Hatay Milletvekili Hacı Bayram Türkoğlu
Osmaniye Milletvekili Mücahit Durmuşoğlu
BOZDAĞ: "DÜZENLEME ÇOCUKLARIN VE AİLELERİN MAĞDURİYETİNİ GİDERMEYE YÖNELİK"
Düzenlemenin tecavüzcüleri kapsamadığını belirten Bakan Bozdağ, "Tecavüzcü ile evlenerek cezadan kurtulma imkanı getirilmemiştir. Bunun aksini iddia edenler, konuyu bilerek ve isteyerek çarpıtanlardır. Cebir, tehdit, hile ve iradeyi sakatlayan başka bir nedenle cinsel istismar suçunu işleyenler (tecavüzcüler), bu düzenlemeden yararlanamaz. Düzenleme; cebir, tehdit, hile ve iradeyi sakatlayan başka bir sebeple birlikte olanları, yani tecavüzcüleri kesinlikle kapsamamaktadır. Düzenleme; sadece evlenmiş; ama yaş şartı nedeniyle nikah yapamamış olanların, resmi nikahla evlenmeleri halinde uygulanacaktır. Düzenleme; sadece dışardaki kadının, içerdeki kocanın, bu evlilikten doğmuş çocukların ve ailelerin mağduriyetini gidermeye yöneliktir" ifadelerini kullandı.
"AK PARTİ'Yİ BURADAN VURMAK HAKSIZLIKTIR"
AKP'ye yönelik eleştirilerin haksız olduğunu savunan Adalet Bakanı Bozdağ, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Küçük yaşta evlilikleri önlemek için Türkiye'de en önemli tedbirleri Ak Parti hükümetleri aldı. Eski TCK'daki evlenerek cezadan kurtulmayı sürekli sağlayan düzenlemeyi (Eski TCK. 423,434'ü) Ak Parti, 2004'te yürürlükten kaldırdı. Eski TCK'da 'adabı umumiye ve nizamı aile aleyhine cürümler' başlığı altında düzenlenmiş cinsel saldırı suçlarını, Yeni TCK'da; 'kişilere karşı suçlar' kısmında, 'vücut dokunulmazlığına karşı işlenen suçlar' arasına Ak Parti hükümeti aldı. Eski TCK'daki evlenme vaadiyle kızlık bozanın, aynı kızla evlenmesi halinde cezayı düşüren düzenlemeyi de Ak Parti kaldırdı (Eski TCK.423) Erken yaşta evliliklerin önüne geçmek için zorunlu eğitimi 12 yıla Ak Parti hükümeti çıkardı. Çocukları, kadınları korumak için Anayasaya pozitif ayrımcılığı koyma dahil önemli adımları atan Ak Parti'yi buradan vurmak, haksızlıktır"
Maddeyle ilgili bilgi veren Bozdağ ise şunları söyledi:
"Bu önerge, ülkemizde yaşanan çok ciddi bir sorunu çözmek maksadıyla verilmiştir. Şu anda cezaevlerinde pek çok kişi var, bu yönde tutuklanmış ve hüküm giymiş kişi. Düğün yapılmış, dernek yapılmış, gelmişler, hediyeleri takmışlar, resmen evlenmişler; medeni kanun anlamında değil, yani halk arasında kabul şeklinde söyleyelim. Ve bunun savcı düğününe gelmiş. Burada bir dram var. Biz tecavüz edenlerin tecavüz ettikleriyle evlenmesini öngören bir teklife 'Evet' demiyoruz. Bu teklifte de çok açık: 'cebir, tehdit, hile ve iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın...' Yani, bu tür evlilikler nedeniyle ortaya çıkan bir durum var. Bunu ortadan kaldırmak... Bu kanunun oluşturduğu yeni kültüre daha etkin bir şekilde gelecekte yaşamasını sağlamak. Çünkü geçici konuyor bu, ileriye dönük bir uygulaması bunun kesinlikle olmayacak. Şu anda evlenmiş kadın, dışarıda mağdur; çocukları var, onlar ayrı mağdur. Bizim burada bu dramı... 'Kamuoyu ne der, falan ne der?' diye bakarsak, burada kadın en büyük mağdur oluyor, çocuklar başka bir mağdur oluyor ve büyük bir sıkıntı var. Burada 'zaman aşımı süresince' koyduk ki böyle bir durumda kadın mağdur edilecek bir sonuç ortaya çıkmasın diye, lehine koyduk. O nedenle bu, ülkemizde yaşanan bir sorunu çözmeye dönüktür. Yoksa küçük yaşta evlilikleri teşvik etmeye dönük bir adım atmıyoruz. Mevcut kanunumuz bu anlamda bir kültür oluşturdu. Türkiye genelinde yaklaşık 3-4 bin civarında böyle içeride olan olduğunu değerlendiriyoruz. Bu, Türkiye'nin her yerinde olduğu için de bu cezalar etkin bir kültür oluşturdu ve caydırıcılık da yaptı. Bundan sonra eminim ki aynı şey olmayacaktır."