Soma Katliamı davasından çıkan kararı protesto ederek Ankara'ya yürüyüş başlatan anneler, Çanakkale'de basın açıklaması yaptı.
Soma Katliamı davasındaki karara tepki göstererek Ankara'ya yürüyüş başlatan anneler, seslerini Çanakkale'den yükseltti. Somalı anneler, Çanakkale İskele Meydanı'nda yaptıkları açıklamada “Adaleti bir kez daha çocuklarımızla birlikte toprağa gömdüler” dedi.
Soma’da 13 Mayıs 2014 yılında yaşanan ve 301 işçinin yaşamını yitirdiği maden katliamına ilişkin davada çıkan kararlar, aileleri hayal kırıklığına uğrattı. Karara tepki gösteren aileler, ‘Adalet’ arayışları için Ankara'da HSYK önüne gitme kararı aldı.
İlk durakları Çanakkale olan aileler, İskele Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına, siyasi parti temsilcileri ve kitle örgütü temsilcileri de katıldı. Somalı anneler, çocuklarının adaletsizliğe uğradığını ve adaleti kendilerinin arayacaklarını söyledi. Basın açıklamasında ilk olarak söz alan Gülsüm Çolak, davadan istedikleri kararın çıkmadığını söyledi. Anne Fatma Malkoç da çocuklarının geleceği için adaleti yeniden tesis edeceklerini söyledi.
Maden faciasında hayatını kaybeden çocuklarının adaletsizliğe uğradığını söyleyen anne Gülsüm Çolak “Biz, çocuklarımızı 4 yılı aşkın bir zaman önce kaybettik ve adalet arıyoruz. 3 yılı aşkın bir zamandan beri mahkemeler devam ediyor ve dava sonucunda istediğimiz bir karar çıkmadı. Zaten kararın istediğimiz şekilde çıkmasını da beklemiyorduk. Adaletin, zenginin değil de fakirin yanında olduğu bir günü ne zaman göreceğiz? Biz, gelecekteki çocuklarımız için adalet yürüyüşümüze çıktık. Bir kez daha adaleti çocuklarımızla birlikte toprağa gömdürdüler. Bize, 13 Mayıs’ı tekrar yaşattılar. Bizler de 3 madenci annesi olarak adalet yürüyüşü yapmak istedik. Onlar, tabutları bir kez daha gömdüler. Biz de bu yürüyüşü düzenleyerek o tabutları yerin altından çıkaracağız. Ezilen halklar için artık annelerin ağlamaması için ‘adalet’ diyoruz. Sizlerin de bizleri bu yolda destekleyeceğinizi biliyoruz. İlk durağımız, Çanakkale’ydi, daha sonra il il dolaşıp ‘adalet’ diyerek HSYK’nin önüne gideceğiz. 16 Temmuz’da tüm sivil toplum kuruluşları ve adalet arayan diğer insanlarımızla birlikte HSYK’nin önünde olacağız” dedi.
Anne Nurcan Akdağ, başka annelerin ağlamaması için adalet aradıklarını söyleyerek; “Bizler, çocuklarımıza yapılan adaletsizliğe ses çıkarmak için bu yola çıktık. Çocuklarımızın kanı yerde kalmasın, başka anneler ağlamasın. Bizi burada yalnız bırakmadığınız ve bizi desteklediğiniz için hepinize sonsuz teşekkür ediyoruz” dedi.
MAHKEMEDEN CEZA DEĞİL ÖDÜL ÇIKTI
Fotoğraf: Evrensel
Baba İsmail Çolak ise, “Soma'da olan facianın gerçek adı, cinayettir. Bu, kader, fıtrat ve iş kazası değildir. 9 Temmuz’da davamız vardı. Dava, mahkeme heyetinden bir kişinin sudan sebeplerle mahkemeye gelmemesi üzerine çarşamba gününe ertelendi. Biz, böyle bir karar çıkacağını biliyorduk, karara hazırlıydık. Çünkü bu davanın dosyasını hazırlayan Cumhuriyet Savcısı, ‘olası kast’tan iddianame hazırlamıştı. Davadan çıkan karar, hepimizin vicdanını sızlattı. Çünkü bu insanlara bu karar ceza değil ödül oldu. Bazı gazeteler ‘Mahkemeden ceza yağdı’ diye haber yaptı. Hayır! Mahkemede ceza değil ödül yağdı. 301 kişinin cezası bu olmamalıydı. Biz, bu kararı kabul etmedik, etmeyeceğiz” dedi.
SOMA DAVASINDAN ÇIKAN KARARLAR
Davanın tutuklu sanıkları Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan 15 yıl, Genel Müdür Ramazan Doğru 22 yıl 6 ay, İşletme Müdürü Akın Çelik 18 yıl 9 ay, maden mühendisi, İşletme müdür yardımcısı İsmail Adalı 22 yıl 6 ay, maden mühendisi Ertan Ersoy 18 yıl 9 ay hapis cezasına mahkum edildi. Tutuksuz sanıklardan emniyet teknikeri Mehmet Ali Günay Çelik’e 11 yıl 8 ay, maden mühendisleri Yasin Kurnaz, Hilmi Kazık 10 yıl 10’ar ay, yönetim Kurulu üyesi Haluk Sevinç, çalışanlardan Hilmi Karakoç, Mehmet Eres, Hüseyin Alkan, Fuat Ünal Aydın’a 8 yıl 4'er ay ve Murat Bodur’a 6 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Can Gürkan’ın babası, Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan’ın da aralarında olduğu 37 kişi içinse beraat kararı verildi. Mahkemenin bu kararı başta aileler ve avukatlar olmak üzere tepkiyle karşılandı.
Kaynak: