35. İstanbul Film Festivali'nin programı açıklandı. 35'inci yıla bir dizi yenilikle girecek festivalde sadece kadın yönetmenlerin yarıştığı 30 bin avro değerinde Audentia (Cesaret) Ödülü verilecek.
Seren Yüce'nin 'Rüzgarda Salınan Nilüfer'le ulusal yarışmada yer aldığı festivalin uluslararası yarışmasında Türkiye'yi yeni filmi 'Kor'la Zeki demirkubuz temsil edecek.
35. İstanbul Film Festivali’nin, 14 Mart Pazartesi akşamı Soho House İstanbul’da gerçekleştirilmesi planlanan basın toplantısı, Ankara’da yaşanan terör saldırısı nedeniyle iptal edildi. Üzüntülerini dile getiren İKSV Genel Müdürü Görgün Taner, Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil ve İstanbul Film Festivali Direktörü Kerem Ayan, saldırıda hayatını kaybedenlerin ailelerine ve yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifa dileklerini ilettiler.
Açıklamasında İstanbul Film Festivali’nin 35 yıllık bir okul gibi olduğunun altını çizen İKSV Genel Müdürü Görgün Taner “İstanbul Film Festivali, otuz beşinci yılında, özenle hazırlanan programı, etkinlikleri, Köprüde Buluşmalar platformu kapsamındaki atölyeleri ve yarışmalarında sunduğu ödülleriyle Türkiye’de film endüstrisi, sinema sanatı ve festival kültürünün gelişimi için çalışmaya devam ediyor. Bu yıl yine yoğun, dinamik ve doyurucu bir festival hazırladığımıza inanıyoruz. Festivalimizin, ilk günlerinden bu yana yarattığı “okul” hissini sürdürmeyi, izleyicilerimiz için yeni keşifler, yeni bakışlar sunmayı yine önceliklerimiz arasında tuttuk. Festivali gerçekleştirebilmemizi sağlayan tüm sponsorlarımıza ve destekçilerimize büyük teşekkür borçluyuz. Değerli izleyicilerimize de otuz beş yıldır bizimle kol kola oldukları için bir kez daha teşekkür ediyor, hepinize iyi festivaller diliyorum.” dedi.
SİNEMA ONUR ÖDÜLLERİ
İstanbul Film Festivali tarafından sinemaya gönül ve emek veren isimlere takdim edilen Sinema Onur Ödülleri bu yıl beş değerli sanatçıya verilecek. Yeşilçam’ın “en sevilen kötü kadın” karakterlerini oynayan Suzan Avcı, 200’e yakın filmiyle Yeşilçam’ın en üretken yönetmenlerinden Ülkü Erakalın, Vurun Kahpeye’den Vesikalı Yarim’e birçok önemli filmin yapımcılığını üstlenen Şeref Gür, 50 yıllık kariyerinde her nesli güldüren karakter oyuncusu Perran Kutman ile 60 yılı aşan kariyerinde Türkan Şoray, Filiz Akın ve Fatma Girik gibi Yeşilçam’ın en sevilen yıldızlarının sesi olarak hafızalarda yer edinen oyuncu ve seslendirme sanatçısı Jeyan Ayral Tözüm ödüllerini 6 Nisan Çarşamba gecesi Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenecek 35. İstanbul Film Festivali Açılış Töreni’nde alacak.
Festival kapsamında Suzan Avcı’nın rol aldığı Atıf Yılmaz’ın yönettiği İki Gemi Yanyana, yönetmenliğini Ülkü Erakalın’ın üstlendiği Gözlerin Ömre Bedel, Perran Kutman’ın rol aldığı Kartal Tibet’in Gırgıriye filmleri de gösterilecek.
35. İstanbul Film Festivali’nde yarışma heyecanı bu yıl festivalin ilk gününden başlayacak. Ulusal ve Uluslararası Altın Lale, FACE Sinemada İnsan Hakları, bu yıl ilk kez yapılacak Ulusal Belgesel ve Ulusal Kısa Film yarışmalarının ve dünyada ilk kez 35. İstanbul Film Festivali’nde kadın erkek eşitsizliğine dikkat çekmek amacıyla verilecek Audentia Ödülü’nün kazananları belirlenecek. 35. İstanbul Film Festivali’nde ödül kazanan filmler,
15 Nisan Cuma akşamı Uniq Hall, Uniq İstanbul’da düzenlenecek Ödül Töreni’nde açıklanacak.
ALTIN LALE FİLMLERİ PABLO TRAPERO’YA EMANET
Yönetmen Pablo Trapero başkanlığındaki Uluslararası Altın Lale için sinemaya yeni bakışlar temasını izleyen filmler yarışıyor. 35. İstanbul Film Festivali Altın Lale Uluslararası Yarışma bölümünde yönetmen Pablo Agüero’nun “Eva’ya Huzur Yok” filmi, Brady Corbet’in son filmi “Bir Liderin Çocukluğu”, Zeki Demirkubuz’un çekimlerini yeni tamamladığı “Kor”u ve Geçtiğimiz yıl Filmekimi’nde izlediğimiz Valley of Love / Aşk Vadisi’yle Cannes’da yarışan Guillaume Nicloux’un yeni filmi The End / Son’un da aralarında olduğu 15 film yer alıyor.
Yarışmanın jürisinde Trapero’ya oyuncu Melisa Sözen, oyuncu Lior Ashkenazy, video sanatçısı Ali Kazma ve yapımcı Ewa Puszczyńska eşlik ediyor.
Altın Lale Uluslararası Yarışma Bölümünde yer alan filmler şöyle;
ŞİİRSEL BİR PORTRE
Mirlan Abdykalykov’nun Karlovy Vary Film Festivali’nde bolca takdir toplayan ve Kırgızistan’ın Oscar adayı olan ilk filmi Sütak, yavaşça dünyayı terk etmekte olan geleneklerle ilgili şiirsel bir portre. Orta yaşlı bir meteorologun çıkıp gelmesi, Kırgızistan’ın ücra dağlarında kendi rutininde yaşayan bir ailenin hayatında köklü değişiklikleri beraberinde getiriyor.
ARJANTİN’İN YAKIN TARİHİ
Arjantin yeni nesil sinemacılarının en heyecan verici yönetmenlerinden biri olan Pablo Agüero, cansız bir beden üzerinden ülkesinin acılarla ve hayal kırıklıklarıyla yoğrulmuş yakın tarihine ışık tutuyor. Görsel tercihleriyle bazen bir kâbusa bazen ise bir rüyaya benzeyen Eva Doesn’t Sleep / Eva’ya Huzur Yok, Gael Garcia Bernal’e de kariyerinin en ilginç rollerinden birini bahşediyor.
BİZE RÜYALARIMIZDA HUZUR VER
Litvanyalı usta yönetmen Sharunas Bartas’ın uzun zamandır beklenen, prömiyerini geçtiğimiz yıl Cannes’da Yönetmenlerin On Beş Günü bölümünde yapan filmi Peace to Us in Our Dreams / Bize Rüyalarımızda Huzur Ver, yılın en yürek burkan filmlerinden, dingin bir aile dramı. Senaryosunu yazıp yönettiği filmde Sharunas Bartas başrolü üstleniyor.
.
BİR LİDERİN ÇOCUKLUĞU
ABD’li aktör Brady Corbet, yönettiği ilk filmi Childhood of a Leader / Bir Liderin Çocukluğu’nda hayali bir faşist liderinin çocukluğunu anlatıyor. 1918 yılında, Birinci Dünya Savaşı’nı bitirecek Versay Barış Antlaşması için ABD’den Fransa’ya gelmiş güçlü bir diplomat, dindar eşi ve oğlunu izleyen film, imtiyazlı bir aileye mensup küçük bir çocuğun gitgide kontrolden çıkan ve faşizm eğiliminin habercisi olan davranışlarını ortaya seriyor. Jean Paul Sartre’ın aynı adlı öyküsüyle John Fowles’un Büyücü romanının serbest uyarlaması olan film, Bérénice Bejo, Liam Cunningham ve Robert Pattinson’ın da yer aldığı parlak bir oyuncu kadrosuna sahip.
Zeki Demirkubuz on birinci filmi Kor ile Uluslararası Yarışma bölümde yer alıyor. Çekimleri 2015 Şubat ayında başlayan Eyüp-Güzeltepe olmak üzere İstanbul’un değişik çeşitli semtlerinde gerçekleştirildi. Filmin oyuncu kadrosunda Taner Birsel, Aslıhan Gürbüz, Caner Cindoruk, İştar Gökseven, Talha Yayıkçı, Dolunay Soysert ve Çağlar Çorumlu’nun yer aldığı Kor, Türkiye-Almanya ortak yapımı bir film.
PHİLİPPE LESAGE’IN İKİNCİ FİLMİ: ŞEYTANLAR
Daha önce belgesel filmler yönetmiş Philippe Lesage’ın ikinci kurmaca uzun metraj filmi. Çocukların dünyasına hayranlık uyandırıcı bir soğukkanlılık ve mesafeyle bakan Quebec’li Lesage, bir yandan öğretmenine aşkıyla başetmeye çalışan bir yandan da evde anne-babasının gerginliğine tanık olan 10 yaşındaki Félix’i filminin merkezine yerleştiriyor. Tarzı Michael Haneke ve Denis Villeneuve ile karşılaştırılan yönetmen Philippe Lesage filmde Vieux-Longueuil’deki kendi çocukluk günlerinden esinleniyor. Lesage, festival için İstanbul’a gelecek.
SON
Guillaume Nicloux Son’la beraber kariyerinin ilk döneminde tohumlarını anlattığı fantastik ve girift dünyaya geri dönüyor; kişisel tarihinin en karanlık hikâyelerinden birini anlatmaya soyunuyor. Son yılın en tuhaf, en akıl kurcalayıcı ve en tahrik edici filmlerinden biri.
TOPLUMSAL BİR TAŞLAMA
Meksikalı yönetmen Rodrigo Plá, yeni filmi A Monster With A Thousand Heads / Bin Başlı Canavar ile yeniden festivalin Uluslararası Yarışma bölümünde. Film, kocasının hastalığı karşısında çaresiz kalan bir kadının sisteme karşı verdiği gerilimli mücadeleyi konu alıyor.
Genç Bulgar yönetmen Svetla Tsotsorkova’nın ilk filmi, sadeliği ve atmosfer kurma becerisiyle yılın en dikkat çekici filmlerinden.
BELGİCA
Altın Lale ödüllü Çölde Kutup Ayısı’nın yönetmeni Felix van Groeningen, yeni filmi Belgica ile bir kez daha yarışacak. Müzikleriyle olduğu kadar kurgusuyla da dikkat çeken film Brüksel’in en havalı barlarından biri Belgica’da geçiyor. Yönetmene Sundance’te En İyi Yönetmen ödülünü kazandıran Belgica sakin oturarak izlemenin imkânsız olduğu bir film.
AŞK BİRLEŞİK DEVLETLERİ
Polonya sinemasının öne çıkan yönetmenlerinden Tomasz Wasilewski, üçüncü uzun metrajlı filmi United States of Love / Birleşik Aşk Devletleri’nde 90’lar Polonya’sında dört kadının mutsuzluklarından kaçmaya çalışma ve hayatlarında tutku ve sevgi arama hikâyesi. Berlin Film Festivali’nde Gümüş Ayı En İyi Senaryo ödülü alan film, eski güzellik kraliçesi, bir okul müdürü, uzun bir evliliğin sıkıntılarını yaşayan bir kadın ve yaşlı bir okul öğretmeni dört güçlü kadının portrelerini sunuyor.
GERÇEK BİR HİKAYE: ARA
Interruption / Ara’nın gerçek bir “rehinelerin rehin alındıklarını fark etmedikleri bir adam kaçırma olayı”ndan esinlendiğini söyleyen yönetmen Yorgos Zois, tek mekânda geçen ve gerçek zamanlı bir gerilim filmi. Filmde antik Yunan tragedyası Orestes’in postmodern bir adaptasyonu sırasında sahneye çıkan bir genç mikrofonu devralır. Oyunun interaktif bir deneyime dönüştüğünü sanan izleyiciler gencin başlattığı tartışma ortamına katılır ancak eğlenceli başlayan bu oyun giderek kontrolden çıkmaya başlar ve korkutucu bir hal alır.
BİR NEFES
Yönetmen Christian Zübert, ilk gösterimi Toronto’da yapılan filmi One Breath / Bir Nefes’te hayatları kesişen iki kadının öyküsünü anlatıyor. Farklı ülkeler ve farklı sınıflardan iki kadının benzer şekilde ayakta kalma mücadelesini merkezine alan film günümüz siyasi ortamına da gönderme yapıyor. Kaçırılan bir bebek üzerinden annelik, milliyet, göçmenlik, Avrupa ve sınırlar gibi kavramları işleyen Bir Nefes’in senaryosunu Christian Zübert ve eşi İpek Çetinkaya Zübert yazdı.
Yıl boyunca gösterildiği festivallerde övgülere boğulan Family Film / Bir Aile Filmi, benzerini defalarca kez izlediğimiz aile krizi hikâyelerine yeni bir soluk getiriyor. Genç yönetmen Olmo Omerzu, senaryo yazarları arasında da yer aldığı bu ikinci uzun metraj filminde, hem biçim hem de içerik açısından seyircinin beklentileriyle ustalıkla oynuyor.
‘İYİ YA DA KÖTÜ YOKTUR’
Köprüdekiler ile Altın Lale En İyi Film ve Hayatboyu ile Altın Lale En İyi Yönetmen ödüllerini kazanmış yönetmen Aslı Özge'nin Almanca çektiği ilk film olan All of a Sudden / Ansızın, Hamlet’ten bir alıntıyla açılıyor: “Zira iyi ya da kötü yoktur. Düşünce var eder ikisini de.” Bir anlık zaaf ile karışan hayatları konu aldığı filminde Özge, hikâyeyi gizemli bir sinema diliyle anlatırken seyirciyi iyinin ve kötünün giderek belirsizleştiği gergin bir tartışmaya çağırıyor.
ALTIN LALE ULUSAL YARIŞMA
Ulusal Yarışma’da Altın Lale Ödülü için, yapımı 2015-2016 sezonunda tamamlanan 11 film yarışacak. Bu yıl yarışmadaki 4 filmin dünya, 3 filmin ise Türkiye prömiyeri yapılacak. Ulusal Yarışma jüri başkanlığını, Türkiye sinemasının en önemli kadın oyuncularından Müjde Ar üstleniyor. Altın Lale Ulusal Yarışma Jürisi’nin diğer üyeleri oyuncu Tansu Biçer ve Niki Karimi, yönetmen Ben Hopkins, gazeteci yazar Murat Uyurkulak ve dağıtımcı Torsten Frehse.
Altın Lale Ulusal Yarışma Bölümünde yer alan filmler;
• Tarla / Cemil Ağacıkoğlu
• Benim Kendi Hayatım / Adnan Akdağ
• Rüzgârın Hatıraları / Özcan Alper
• Siyah Karga / Tayfur Aydın
• Kalandar Soğuğu / Mustafa Kara
• Rauf / Barış Kaya, Soner Caner
• Mavi Bisiklet / Ümit Köreken
• Toz Bezi / Ahu Öztürk
• Ana Yurdu / Senem Tüzen
• Rüzgarda Salınan Nilüfer / Seren Yüce
• Kasap Havası / Çiğdem Sezgin
ULUSAL KISA FİLM YARIŞMASI
İstanbul Film Festivali 35. yaşında, kısa film yapımını özendirmek, bu alanda gelişimi desteklemek ve nitelikli kısa filmleri izleyiciye buluşturmak amacıyla Ulusal Kısa Film Yarışması’nı başlatıyor. Cannes Film Festivali Short Film Corner Yöneticisi Alice Kharoubi, yönetmen Fatih Kızılgök ve sinema yazarı Serdar Kökçeoğlu’nun ön seçici kurulunda yer aldığı yarışmanın jürisinde yönetmen Can Evrenol, oyuncu Hazal Kaya ve DokuFest direktörü Nita Deda yer alıyor. Jüri tarafından seçilecek en iyi filme En İyi Kısa Film dalında 5.000.-TL’lik ödül Anadolu Efes tarafından verilecek. Uluslararası Sinema Eleştirmenleri Birliği (FIPRESCI) jürisi de yarışmadaki bir filme ödül verecek.
Ulusal Kısa Film Yarışmasında yer alan filmler:
• Merkür / Melis Balcı, Ege Okal
• Asfalt / Süleyman Demirel
• Salı / Ziya Demirel
• Balık Havuzu / Ezgi Kaplan
• Karadeniz / Ulaş Karaoğlu
• Tik Tak / Zeynep Koçak
• Timur Hakkında / Özgü Özbudak
• Cemil Şov / Barış Sarhan
• Orman / Onur Saylak, Doğu Akal
• Jamais Vu / Levent Türkan
ULUSAL BELGESEL YARIŞMASI
Ulusal Belgesel Yarışması’nda En İyi Belgesel Ödülü verilecek. En İyi Belgesel’e 5. Kat Restaurant tarafından 10.000 TL ödül verilecek. Ulusal Belgesel Yarışma Jürisi’nde belgesel sinemacı yönetmenler Emel Çelebi, Güliz Sağlam ve Carlos Hagerman yer alıyor. Gösterilecek belgesellerden 7 film dünya prömiyerini, 3 film Türkiye prömiyerini İstanbul Film Festivali’nde yapacak.
Ulusal Belgesel yarışmasında yer alan filmler:
• Hazır Ol! / Onur Bakır, Panagiotis Charamis
• Rafet’in Çocukları / Mümin Barış, Reşit Ballıkaya
• Başgan / Orhan Eskiköy
• Genç Pehlivanlar / Mete Gümürhan
• Soluk / Metin Kaya
• Koloni / Gürcan Keltek
• Beyaz Çınar / Çınara Sipî / Kazım Öz
• Ötekiler / Ayşe Polat
• Sürgün Türküleri Yılmaz Güney / İlker Savaşkurt
• Kayıp Zamanlar / Faysal Soysal
• Yok Devenin Pabucu: Bir Aşk Hikayesi / Sibel Mary Şamlı
• Kara Atlas / Umut Vedat
SİNEMADA İNSAN HAKLARI: FACE AVRUPA KONSEYİ SİNEMA ÖDÜLÜ
Avrupa Konseyi işbirliğiyle 10 yıldır dünyada sadece İstanbul Festivali’nde verilen FACE Avrupa Konseyi Sinemada İnsan Hakları Yarışması bu yıl da devam ediyor. FACE Jürisi’nde oyuncu Ercan Kesal, yönetmen Jakob Brossmann, Eurimages İdari Yönetici Yardımcısı Isabel Castro, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri ve Genel Sekreter Yardımcısı’nın İnsan Hakları ve Hukukun Üstünlüğü konularında özel başdanışmanı Leyla Kayacık yer alacak.
Sinemada İnsan Hakları yarışmasında yer alan filmler;
• Beyaz İnsanlar / White People / Lisa Aschan / İsveç
• Harikalar Diyarı / Wonderland / Michael Krummenacher, Jan Gassmann, Lisa Blatter, Gregor Frei, Benny Jaber, Carmen Jaquier, Jonas Meier, Tobias Nölle, Lionel Rupp, Mike Scheiwiller / İsviçre
• Akdeniz / Mediterranea / Jonas Carpignano / İtalya
• Sihirli Dağ / The Magic Mountain / Anca Damian / Romanya
• Yılanın Kucağında / Embrace of the Serpent / Ciro Guerra / Kolombiya
• Dev Canavar / Behemoth / Zhao Liang / Çin
• Sorgu / Interrogation / Vetri Maaran / Hindistan
• Kızıl Topraklar / The Red Land / Diego Martínez Vignatti / Belçika
• 3000 Gece / 3000 Nights / Mai Masri / Filistin
• Kıyıdakiler / Coastliners / Erdem Tepegöz, Barış Pirhasan, Alphan Eşeli, Melisa Önel, Ramin Matin
SEYFİ TEOMAN EN İYİ İLK FİLM ÖDÜLÜ
2012 yılında kaybettiğimiz yönetmen ve yapımcı Seyfi Teoman anısına verilen Seyfi Teoman En İyi İlk Film Ödülü’nü kazanan filmin yönetmenine sonraki çalışmalarını teşvik etmek üzere CMYLMZ Fikirsanat aracılığıyla 30.000 TL ödül verilecek. Festivalin Altın Lale Uluslararası Yarışma, Sinemada İnsan Hakları Yarışması ve Türkiye Sineması (Altın Lale Ulusal Yarışma, Yarışma Dışı, Yeni Türkiye Sineması) bölümlerinde yer alan Türkiye yapımı tüm kurmaca ilk filmler bu ödüle aday olabiliyor. Seyfi Teoman En İyi İlk Film Ödülü jürisinde senarist, yönetmen Mahmut Fazıl Coşkun, dağıtımcı Ioanna Stais ve oyuncu Ahmet Rıfat Şungar yer alacak.
Seyfi Teoman En İyi İlk Film için yarışacak filmler,
• Benim Kendi Hayatım / Adnan Akdağ
• Rauf / Barış Kaya, Soner Caner
• Mavi Bisiklet / Ümit Köreken
• Toz Bezi / Ahu Öztürk
• Ana Yurdu / Senem Tüzen
• Kasap Havası / Çiğdem Sezgin
• Kümes / Ufuk Bayraktar
• Son Kuşlar / Bedir Afşin
• Dolanma / Tunç Davut
• Çırak / Emre Konuk
• Kötü Kedi Şerafettin / Mehmet Kurtuluş, Ayşe Ünal
• Yemekteydim ve Karar Verdim / Görkem Yeltan
• Anadolu Masalları / Emin Fırat Övür
AUDENTIA ÖDÜLÜ
Avrupa Konseyi ortak yapım fonu Eurimages, cinsiyet eşitliğini geliştirmeye doğru bir adım daha atarak, bir kadın yönetmene bir sonraki projesinde kullanılmak üzere 30.000 euro değerinde bir ödülü vermeye başlıyor. İlk kez 35. İstanbul Film Festivali kapsamında verilmeye başlanacak Audentia Ödülü için bu yıl programdan 15 kadın yönetmenin filmi değerlendirilecek. Adını Latincede cesaret ve yiğitliği ifade eden “Audentia” kelimesinden alan ödül, kadın yönetmenlerin görünürlüğünü arttırarak başka kadınların da bu yoldan ilerlemesini teşvik etmeyi amaçlıyor. İlk kez verilecek bu ödül için bu yıl hami olarak sıra dışı cesarete sahip ve kendini film endüstrisinde cinsiyet eşitliğini geliştirmeye adamış İsveç Film Enstitüsü Başkanı Anna Serner seçildi.
Audentia Ödülü için yarışacak olan filmler;
• Beyaz İnsanlar / White People / Lisa Aschan
• Tam Gözlerimi Açarken / As I Open My Eyes / Leyla Bouzid
• Sihirli Dağ / The Magic Mountain / Anca Damian
• Evrim / Evolution / Lucile Hadzihalilovic
• Dağ / Mountain / Yaelle Kayam
• Vahşi / Wild / Nicolette Krebitz
• 3000 Gece / 3000 Nights / Mai Masri
• Ezgiler Ezgisi / Song of Songs / Eva Neymann
• Ansızın / All of A Sudden / Aslı Özge
• Toz Bezi / Dust Cloth / Ahu Öztürk
• Kasap Havası / Wedding Dance / Çiğdem Sezgin
• Şövalye / Chevalier / Athina Rachel Tsangari
• Susuzluk / Thirst / Svetla Tsotsorkova
• Ana Yurdu / Motherland / Senem Tüzen
• Yemekteydim ve Karar Verdim / We Were Dining and I Decided / Görkem Yeltan
FIPRESCI ÖDÜLÜ
Uluslararası Sinema Eleştirmenleri Birliği (FIPRESCI) Altın Lale Ulusal ve Uluslararası Yarışma’da yer alan birer filme ve Ulusal Kısa Film Yarışması’ndan bir filme FIPRESCI Ödülü verecek. Başkanlığını ABD’den Chris Fujiwara’ın yapacağı FIPRESCI Jürisi’nde Finlandiya’dan Harri Römpötti, İtalya’dan Patrizia Pistagnesi, Slovakya’dan Viera Langerova ve Türkiye’den Senem Erdine ve Ali Deniz Şensöz görev alacak.
FESTİVALİN YENİ BÖLÜMLERİ
35. İstanbul Film Festivali Akbank Galaları, Yıllara Meydan Okuyanlar, Dünya Festivallerinden, Genç Ustalar, NTV Belgesel Kuşağı, Mayınlı Bölge, Antidepresan, Çocuk Mönüsü, Geceyarısı Çılgınlığı gibi klasikleşmiş bölümlerinin yanı sıra bu yıla özel bölümlerde gösterimler gerçekleştirecek.
Musikişinas: Festival bu yıl ruhunu müzikle doyuranlar için yepyeni bir bölüm sunuyor. Müziği hayatlarının ayrılmaz bir parçası kılanların hikâyelerinin bir araya toplandığı 8 film Musikişinas bölümünde izleyiciyle buluşacak.
Gömülü Hazineler: Festivalin bu yıl çok ses getirecek yeni bölümlerinden Gömülü Hazineler, sinema tarihinin varlığı az bilinen, yasaklanmış, kaybolmuş, yıllar boyu izleyici karşısına çıkmamış veya literatürde adından hak ettiği kadar bahsedilmemiş filmleri gömülü olduğu yerden gün ışığına çıkartacak. Alkan Avcıoğlu'nun küratörlüğünü üstlendiği bölüm kapsamında geç keşfedilen veya restore edilen kopyasıyla izleyici karşısına ilk kez çıkmaya hazırlanan 4 film beyazperdede meraklılarıyla buluşacak.
Işığın Peşinde: 70’ler Amerikan Avangard Sineması: İstanbul Film Festivali, deneysel sinemaya da hak ettiği alanı açmak için bu özel türün başlangıçlarına doğru yol alıyor ve 70’li yıllarda en verimli zamanlarını geçiren Amerikan avangard sinemasının öncü isimlerinin filmlerini bir araya getiriyor. Burak Çevik küratörlüğünde hazırlanan bölümde Stan Brakhage, Michael Snow, Ken Jacobs, Robert Breer, Hollis Frampton, Ernie Gehr, Jonas Mekas, Stan Van Der Beek, Jerome Hill, James Benning gibi ustaların filmleri, Türkiye’de ilk defa 35. İstanbul Film Festivali’nde, çekildikleri orijinal formatları olan 16mm kopyalarından, İstanbul Modern Sinema’da izleyicilerle buluşacak.
Otto Preminger: Bir Yönetmenin Anatomisi: İstanbul Film Festivali, sinema tarihinin en özgün, en bağımsız ve en yaratıcı yönetmenlerinden Otto Preminger’i, ölümünün 30. yıldönümünde, 10 önemli filminin yer aldığı özel bir bölümle anıyor. “Kara film” türünü başlatan, “Korkunç Otto” gibi lakaplarla anılan, sınırları zorlayan ve tartışmalara konu olan, filmlerinde tabulara yer veren Otto Preminger’i tanıma ve filmlerini yıllar sonra da olsa büyük ekranda görebilme fırsatı yaratacak bu özel seçki için, daha önce İstanbul Film Festivali’nin birçok özel bölüm ve etkinliğine afiş hazırlayan usta tasarımcı Yurdaer Altıntaş tarafından özel bir afiş de tasarlandı.
“SÜRÜ” 38 YIL SONRA BEYAZPERDEDE
İstanbul Film Festivali, Groupama işbirliğiyle dokuz yıldır Türkiye sinemasının önemli yapıtlarının yenilenerek sinemaya yeniden kazandırılmalarını sağlıyor. Türk Klasikleri Yeniden projesi kapsamında bu yıl senaryosunu Yılmaz Güney’in yazdığı, Zeki Ökten’in yönettiği, başrollerini Tarık Akan, Melike Demirağ ve Tuncel Kurtiz’in paylaştığı 1978 yapımı Sürü restore edildi. Atlas Post Production tarafından restore edilen Sürü, Tuncel Kurtiz’in 80. doğum yılı olan 2016’da, yapımından 38 yıl sonra yeniden beyazperdede izleyiciyle buluşacak. (Kaynak Evrensel Kültür Servisi)