TÜRKER DEMİRCİ
Fatsa deneyimi, haklın yönetime katılması, halk komiteleri ile kenti yönetme, halkın söz hakkını kullanabilmesinin kanallarını yaratma, dayanışma, kolektif bir ruhla yaşam alanlarına nüfuz etme olayıdır. Fatsa bir deneyimdir. Sosyalistlerin yerel yönetim modeli oluşturma anlamında önemli bir deneyimdir.11 bölgeye ayrılarak, halkın doğrudan yönetim ve denetim işlevi gördüğü bu model öyle burun kıvrılacak bir model değildir elbet. Önemli derslere sahiptir. Birincisi, sosyalistlerin yerel model uygulamasında kollektif anlayışın güzelliği ve başarısını simgelemektedir. Devrimcilerin halkla bütünleşme adına önemli bir adımdır.
Öte yandan, Fatsa deneyimi, kapitalist sistemde oligarşinin, sistemin bozulması, teşhiri anlamına gelen bu modele ne kadar izin verebildiğini göstermektedir. Kuşkusuz sosyalistler oligarşi izin vermeyecek diye komün deneyimleri oluşturmaktan vazgeçmeyeceği gibi, bunun sürekliğinin garantisinin olmadığını ve tüm umutların bu modele bağlanmaması gerektiğini, kalıcılığın ancak devrim ile mümkün olabileceğini asla unutmamak gerekir.
FİKRİ SÖNMEZ KİMDİR?
1979’da Ordu'nun Fatsa ilçesinde bağımsız belediye başkanı seçilen ve ilçeyi halk komiteleriyle yöneten Devrimci Yol’cu Sönmez, dönemin Başbakanı Süleyman Demirel ve sağcı medyanın hedef göstermesi sonrası 12 Eylül darbesinin lideri Kenan Evren’in yönettiği operasyonla 11 Temmuz 1980’de gözaltına alınmıştı.
Bundan birkaç ay sonra gerçekleşen darbe koşulları altında cezaevinde tutulan ve işkence gören ‘Terzi Fikri’, 4 Mayıs 1985 günü, 47 yaşındayken kalp krizi geçirerek yaşamını yitirdi.
1938’de Ordu’nun Fatsa ilçesine bağlı Kabakdağı köyünde doğdu. Yoksul bir çocukluk geçirdi. İlkokul sonrası bir terzinin yanında çırak olarak çalışmaya başladı.
1960’larla birlikte Türkiye İşçi Partisi’ne üye oldu ve aktif siyasete başladı. TİP’in Fatsa’daki örgütlenmesi için çalıştı.
Dev-Genç’le birlikte 6. Filo’ya karşı eylemlerde yer aldı. 1972’de THKP-C davasından yargılandı. Mahir Çayan ve yoldaşlarının Maltepe Askeri Cezaevi’nden kaçışı sonrası Karadeniz’e geçmelerine yardımcı olmakla suçlandı. 2 yıl kadar tutuklu yargılandıktan sonra 1974’te afla serbest kaldı.
Karadeniz bölgesindeki emekçilerin ve köylülerin içerisinde mücadele yürüttü. 1978-79’da “Fındıkta sömürüye son” mitinglerini örgütleyen isimlerden biri oldu.
1979’da Fatsa’da, CHP, AP ve MSP’nin iki katı oy alarak bağımsız belediye başkanı seçildi. Fatsa’yı halk komiteleriyle yönetmeye başladı. Komitelerle birlikte “Çamura son kampanyası, “Fatsa Halk Kültür Şenliği” gibi etkinlikler düzenledi. İlçede yol, su, kanalizasyon gibi sorunların halkın katılımıyla çözülmesi için adımlar attı. Geniş köylü kitlesinin katıldığı fındık mitingleri hayata geçirildi.
1980 Mayıs-Temmuz ayları arasında 50’nin üzerinde kişinin katledildiği Çorum Katliamı sırasında Başbakan Süleyman Demirel, tarafından “Çorum’u bırakın Fatsa’ya bakın” ifadeleriyle hedef gösterildi. Operasyon öncesi CHP, MSP, AP ilçe başkanlarının ortak basın açıklaması yaparak “Fatsa’da operasyon yapılacak bir şey yok. Huzur içindeyiz” sözleri yeterli olmadı.
Vali Reşat Akkaya’nın Ordu’ya atanmasıyla birlikte 11 Temmuz 1980’de başlatılan “Nokta operasyonu” ile gözaltına alındı. Hürriyet, operasyondan 2 gün önce “Fatsa’ya nokta operasyonu” başlığıyla duyurdu. TSK, ilçeye hücumbotlarla denizden baskın gerçekleştirdi. Baskına,bir mekanize piyade taburu, üç jandarma komando birliği, il alay komutanlığı takviye birlikler, polis katıldı.
Hayatının geri kalanı cezaevi koşullarında, işkenceyle geçti. 4 Mayıs 1985’te kalp kriziyle yaşama veda etti.
Qnedio sitesi 13 başlık altında Terzi Fkri ve Fatsa gerçeğini güzel bir anlatımla okuyucuya sundu.
İşte Terzi Fikri gerçeği!
1. Adı Fikri, ilk öğrendiği meslek Terzilik.
Terzi Fikri yani gerçek adıyla Fikri Sönmez, 1938 yılında Ordu'nun Fatsa ilçesinin Kabakdağı köyünde gözlerini dünyaya açar. İlkokula burada devam eden Fikri Sönmez, eğitime maddi yetersizliklerden ötürü devam edemez ve ilkokuldan sonra bir terzinin yanında çıraklığa başlar. Ona lakabını verecek de işte budur.
2. Politikayla, sokakla iç içe genç bir adam yetişmekteydi
20'li yaşlarının ortalarında Türkiye İşçi Partisi'ne üye olur ve burada aktif siyasi yaşama katılmaya başlar. 6. Filo'ya karşı düzenlenen eylemlere Dev-Genç saflarında katılır. Dönem 70'leri gösterdiğinde ise Mahir Çayan'ın liderliğini yaptığı Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi'ne katılır.
3. Mahir Çayan'ın izinden korkusuzca ilerledi ve tutuklandı.
1971-1972 yıllarında Mahir Çayan ve arkadaşlarının Maltepe Askeri Cezaevi'nden kaçışlarından sonra, Karadeniz Bölgesi'ne geçmelerinde ve bu bölgedeki ilişkilerinde ve eylemlerinde yardımcı olduğu gerekçesiyle THKP-C Davası'nın diğer sanıkları ile beraber 2 yıl kadar tutuklu olarak yargılanır ancak 1974 affıyla tahliye olur.
Belediye başkanı olmaya kararlıydı.
Tahliye olduktan sonra da sol hareketten kopmayan Terzi Fikri, o sırada sol grupların hakim olduğu 1978 yılıdır. 1979 yılında ise belediye başkanı Nazmiye Komitoğlu'nun vefatı nedeniyle bir ara seçim yapılır. Bağımsız belediye başkan adayı olur ve seçimi kazanır. Seçildikten sonra Fatsa'yı özelliklerine göre 11 bölgeye ayırarak halk komitelerini oluşturur.
5. Halkın desteğini alan bir belediye başkanı olmak kolay değildi.
Terzi Fikri'nin iddialı ve kendinden emin duruşu, halkın onu desteklemesinde en büyük etkenlerden biri olmuştu. Bu sırada iki ayda bir yapılan halk toplantıları ile de halkın belediye yönetimine katkıda bulunmasına çalışır. Bu komitelerin üyeleri bu toplantılarda belediye çalışmalarını denetler, gerekirse komite üyelerini görevlerinden alırlardı.
6. Fatsa'nın hastalık taşıyan çamurlu yollarına çare oldu.
Fikri Sönmez'in belediye başkanlığına seçilmesinden önce Fatsa'nın en büyük sorunlarından biri çamurlu yollarıydı. Kanalizasyon yetersizliğinden ötürü her yer haşere ve mikropla dolu olduğundan halk hastalıktan kırılmaya başlamıştı. Bütün bunlar olurken belediye çalışanları paralarını alamıyor; halk ise ne şekere ne yağa ne sigaraya ulaşabiliyordu. Kumar, rüşvet, yolsuzluk şehre hakim olmuş; tüm düzen darmadağın haldeydi.
Halk komiteleri kuruyordu, gece gündüz Fatsa için çalışıyordu.
Komitelerde belediye faaliyetlerinden başka içki, kumar sorunları, kadının evde gördüğü şiddet gibi diğer konular da ele alınmaya başlanmıştı. Bu komitelerin gerçekleştirdiği önemli çalışmalardan biri "Çamura Son" kampanyası idi. Çamurlu yollar artık olmayacaktı. Terzi Fikri, yönetime geçtiği ilk günden itibaren canla başla Fatsa için çalışmaya başlamıştı.
8. Fatsa, ilk kez sol bir yönetimle tanışmıştı ve bir de halk şenliği düzenlenmişti.
Kampanyanın ardından bir deFatsa Halk Şenliği düzenlenir. İlçe kısa bir süre içinde sosyalist solun simgesi olurken sağcı basın organları ve politikacılar tarafından da eleştirilere hedef oldu. Terzi Fikri, sanatçıların da dizelerine konu oldu. Can Yücel hakkında şunları yazdı:
Terzi Fikri öyle bir giysi dikti ki Fatsa’ya
O Gürcü öyle bir gürledi ki arkadaşlarıyla
Noktalar, noktalı virgüller, askeri operasyonlar
Kimseler çıkaramaz Fatsa’nın sırtından!
Emek hakkının sımsıcak çıplaklığını
9. Fatsa Komünü, 8 ayda tarihe geçti.
İşte bir rüya gerçekleşmek üzereydi. Fatsa adeta bir komün düzenine ilerlemekte, halk dönüşüme kısa sürede ayak uydurmaktaydı. Özellikle rüşvet ve karaborsanın üzerine giden Terzi Fikri, tüm borçları kapattıktan sonra çalışanların ücretlerini de düzenli ödemeye başlamıştı. Bütün bunları da 8 ay gibi kısa bir sürede yapmıştı.
10. Muktedirin yapmadığını yapınca iktidarın gözüne batmaya başladı.
Halkın desteği her zaman Fikri'nin yanındaydı. Fatsa'da olup bitenden yoğun rahatsız duyan sağ, Fatsa'da gerçekleştirilen kampanyaları engellemek için ellerinden geleni yapmaya başlamıştı. Araçlara benzin bile yollamayan iktidara en sert cevap aslında halktan gelmişti: Her şeyi ortaklaşa kullanıyorlardı, önce benzini.
11. Süleyman Demirel sahaya çıktı: "Çorum'u bırakın, Fatsa'ya bakın."
Fatsa'da komün düzeni kurulmuşken o esnada Çorum'da Alevilere yönelik bir katliam yaşanmıştır. Ülkücülerin saldırısına uğrayan Alevi mahallelerinden sonra Türkiye, kutuplaşmanın en yüksek olduğu dönemlerden birine girmekteydi. Bu esnada o dönemin başbakanı Süleyman Demirel, toplumsal gerilimi yükseltecek bir cümle kurmuştu: "Çorum'u bırakın, Fatsa'ya bakın."
12. Fatsa'ya askeri operasyon yapılarak bu eşi benzeri olmayan komün dağıtıldı.
11 Temmuz 1980'de ilçeye "'nokta operasyonu'" diye tabir edilen bir askeri operasyon düzenlendi. Operasyon bizzat Kenan Evren tarafından yönetilmişti. Operasyondan önce Fatsa AP, CHP ve MSP ilçe başkanlarının yaptıkları "Fatsa'da komünist işgal yoktur. Fatsa'da ateş ile barut yok, böylesine huzurlu bir yerde olay çıkartmayı istemek niye?" açıklamaları operasyonu durduramadı. Sokağa çıkma yasağı konulan Fatsa askerler ve faşistler tarafından mahalle mahalle, ev ev, oda oda arandı. İnsanlar kadın erkek ayırımı yapılmadan hakaretlere uğradı, dövüldü, işkenceye uğradı. Maskeli faşist muhbirlerin işaret ettiği kişiler derhal gözaltına alındı. Gözaltına alınanların sayısı kısa sürede 400'e yaklaştı.
11 Temmuz günü gözaltına alınan Fikri Sönmez 4 Mayıs 1985 günü cezaevinde kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. Fatsa ise her daim bir sosyalist yerel yönetim deneyimi olarak görüldü ve Türkiye'nin ilk komünü olarak tarihe geçti.
13. Kenan Evren'in Terzi Fikri hakkındaki sözlerine sıra geldi.
Orada Terzi Fikri diye biri çıkmış. Devlet benim diyor. Komite kurmuş. Fatsa'yı o komite yönetiyor. Ne yapılıp, yapılmayacağının kararını halk veriyor. Veya halk adına o komite. Yani kararı devlet vermiyor. Devlet otoritesi sıfır. Devletin kanunları Fatsa'da işlemiyor.
Kaynak:onedio.com