Toplumsal Özgürlük Partisi İzmir İl Örgütü'nün ‘’Bir Çıkış Var’’ kampanyası kapsamında düzenlediği ‘’Halkın Seçeneği, Mücadele ve Olasılıklar’’ başlıklı panelde ,devrimci seçenekler ve 8 partinin buluşması tartışıldı.
İZMİR
Toplumsal Özgürlük Partisi İzmir İl Örgütü'nün ‘’Bir Çıkış Var’’ kampanyası kapsamında düzenlediği ‘’Halkın Seçeneği, Mücadele ve Olasılıklar’’ başlıklı panelde çok sayıda dinleyici Tepekule Kongre Merkezi’nde buluştu. devrimci kuruların temsilcilerinin de yer aldığı panel dinleyiciler tarafından ilgiyle izlendi.
Gazeteci yazar Hakkı Özdal, TÖP Sözcüler Kurulu Üyesi Juliana Gözen ve SendikaOrg editörü Ali Ergin Demirhan’ın konuşmacı olarak katıldığı panelde kapitalizmin çoklu krizleri, imkanlar ve tehditler konuşuldu.
TÖP Sözcüler Kurulu Üyesi Juliana Gözen konuşmasında; kapitalizmin çoklu krizlerinin derinleşerek çözümsüz bir hal aldığını, bu durumun işçi sınıfını, emekçi halkları ve tüm canlı yaşamını tehdit ettiğini ancak tüm bunların yanı sıra krizlerin kapitalizmi temelden sarstığını ve olağanüstü imkanlar sunduğunu vurguladı.
HDP’nin çağrısı ile 8 siyasi yapı tarafından yapılan toplantıyı önemsediklerini aktaran Gözen bu ‘’girişimin’’ devrimcilere önemli sorumluluklar yüklediğini, bu ittifak girişiminin tarihsel sonuçlar doğurabileceğini ifade etti. Gözen, bunun bir devrimci, anti faşist ittifak girişimi olduğunu, tüm devrimci ve sosyalist güçleri kapsadığını, faizme karşı mücadelede tüm güçlerin birlikte mücadele etmesinden yana olduklarını ifade ederek, bu yönde çalışmalar yürütüleceğinin altını çizdi. Gözen, bu girişimin sadece bir seçim ittifakı değil anti faşist mücadele birlikteliği olarak algılanmasına vurgu yaptı.
Gözen Partisinin hedefleri ve programları üzerine de detaylı bilgiler aktardı.
Ali Ergin Demirhan; kapitalizmin sınırlarına dayandığını, topluma bir gelecek vadetmediğini, içinden geçtiği krizleri çözme kapasitesinin olmadığını söylerken ‘devrimci siyaset’ ve ‘devrimci program’ noksanlığına vurgu yaptı. Demirhan, girişimin emekten yana güçler için önemine dikkat çekti ve basit tartışalar ile heba edilmemesine vurgular yaptı.
Hakkı Özdal; 1960’lardan bugüne Türkiye’de sınıf mücadelesinin yansımalarını ve AKP iktidarının kurumsallaşma sürecini tarifleyen geniş bir projeksiyon sundu.
Panel katkı, soru ve cevaplarla tamamlanırken 24 Ocak Pazartesi görülecek Deniz Poyraz davasına çağrı yapıldı.