"Savaş Bir Halk Sağlığı" sorunudur başlıklı açıklamaları nedeniyle hapis cezası alan Türk Tabipler Birliği yöneticileri mahkeme sürecinde yaşananlara ilişkin Adalet Bakanlığı'na dilekçe verdi.
2016-2018 dönemi Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyelerine “Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur” başlıklı bir açıklama yapmaları dolayısıyla hapis cezası verilmesi, TTB ve tabip odalarınca protesto edildi.
Türkiye’nin dört bir yanından gelen tabip odası başkanları ve TTB Merkez Konseyi üyeleri, 14 Mayıs 2019 tarihinde gerçekleştirilen basın açıklamasının ardından, Adalet Bakanlığı’na giderek, mahkeme sürecinde yaşanan hukuksuzluklara ilişkin kaygıları içeren bir dilekçe verdiler.
Basın açıklamasını okuyan TTB İkinci Başkanı Dr. Ali Çerkezoğlu, “Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur” ve “1 Eylül Dünya Barış Günü” açıklamaları nedeniyle TTB Merkez Konseyi üyelerine hapis cezası verilen bir ülkede haktan, hukuktan ve adaletten söz edilemeyeceğini söyledi.
TTB Merkez Konseyi üyelerine yönelik yargılama süreci hakkında bilgi veren Ali Çerkezoğlu, 3 Mayıs 2019 tarihinde Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen hapis cezalarının başta hekim camiası olmak üzere tüm kamuoyunun vicdanını yaraladığını, adalet duygusunu zedelediğini ve hukuka olan inancının temelden sarsıldığını kaydetti. Çerkezoğlu, “On binlerce hekimin oyuyla seçilmiş Türk Tabipleri Birliği yöneticilerinin savaş karşıtı ve barış yanlısı açıklamaları nedeniyle hapisle cezalandırılması, darbeler dâhil ülkemizin hiçbir döneminde karşılaşılmamış bir utanç tablosudur” diye konuştu.
TTB yöneticileri olarak bu utancı dünya hekim kamuoyuna, Dünya Tabipler Birliği’ne, ulusal tabip birliklerine ve diğer hekim örgütlerine açıklayamadıklarını belirten Çerkezoğlu, “Ülkemizde de başta meslektaşlarımız olmak üzere 82 milyon yurttaşımızdan tek bir kişinin bile bu hukuksuzluğa alışmasını ve bu demokrasi dışı keyfiliği kabullenmesini istemiyoruz” dedi.
Açıklamanın ardından hep birlikte Adalet Bakanlığı’na giden TTB ve tabip odaları yöneticileri, adaletsiz ve taraflı bir yargı sistemi ile sağlıkta şiddetin engellenemeyeceği, toplumsal barışın sağlanamayacağı, iyi ve onurluk hekimlik yapılamayacağı uyarısını içeren bir dilekçeyi, Adalet Bakanlığı görevlilerine teslim ettiler.