Çerkes kelimesi Kuzey/Batı Kafkasya'da yaşayan Adige'lere Antik Yunan'da Kherkhet denilmesinden türemiştir. Çerkes'lerin güzellik,zerafet ve cesaretleri tüm Dünya'da hayranlık uyandırmış olmasının en önemli sebebi ise Rusya ve Doğu imparatorluklarına karşı büyük direniş vermeleri olarak gösterilmiştir.
Adige kültürü, M.Ö. birinci bin yıllarda yaşayan Meot ve Sind kültürünün devamı olduğu ve Sind halkının Adige olduğu ispatlanmıştır. Dünya'nın en eski mitoloji lerinden biri olan Abhaz mitolojisi ve Narth destanın da izine rastlanan kadın tanrıça Setenay,M.Ö. 7000 lerde yaşamın kaynağının kadın olduğunu gösterir ve Sind'lerin toplumsal sisteminin anaerkil ve sınıfsız toplum olduğu gözlenir. Adige'lerin yaşam felsefesi olan "Xabze"ninde ilk önderlerinin bu Paganizm inancındaki "kadın savaşçılar" veya tanrıçalar dönemindeki Nart kadınlarıydı.
Adige kadını özgürdür eşini ve sevgilisini(kaşen)kendi seçer,kızlık soyadını kullanır. Kadına saygı çok önemlidir öyleki iki erkek kavga ederken kadın ortaya eşarbını attımı o kavga bitmek zorundadır. Erkekli kızlı düğünlerde dans eder hatta ailesi bilgisinde yakın arkadaş olurlar.
Sind krallığı Grek'ler tarafından yıkılırken bu krallığın kültürü mitolojisi de Grek'lere geçti. Daha sonrada Kafkasya'da küçük Beylik ler halinde yaşamaya devam ettiler ta ki 1864 Çarlık Rusya'sının yaptığı sürgün ve soykırıma kadar. Kurtulanlar Osmanlı ve diğer ülkelere göç ettiler. Bu sürgünün ardından Çerkes'lerin Karadeniz'de boğulan insanları için balık yemedikleri söylenir.
Osmanlı'da Çerkes 'ler yüksek statülü kölelerdi ve hatta sarayda söz sahibi kişi veya haremde oğul doğurmuş sultanlardı ve böylecede çok büyük haklarda elde edebildiler.
Çerkes kadınlarında ki güzellik zerafet ve dik duruş( her iki anlamı ilede) çok etkileyeci ve hayranlık uyandırıcıdır. Ben bu güzel ve dik duruşlu kadınlar arasında büyüdüm ve küçükken güzelliklerine bakmaya doyamadığım o kadınları büyür ken tanıdıkça hayranlığım ve saygım kat kat arttı. Gözleri ışıl ışıl parlayan o neşeli,coşkulu,eğlenceli ama saygıyı çok iyi koruyan kadınlar....hele hele...dul bir kadın olarak hiç kimseye boyun eğmeden üç çocuğu ve kardeş yadigarı bana evde kemer yapıp dikiş dikerek gözü gibi bakan o Çerkes kadını tam bir savaşçıydı...