Yaşadığımız coğrafyada her geçen gün baskı politikaları derinleştirilip hak ihlalleri artarken en büyük bedeli ödeyenler mahpuslar oluyor. Hükumet eline geçen her fırsatı özellikle politik mahpuslara karşı kullanırken, Covid19 sürecindebu durum çok daha vahim bir hal almıştır.  Salgından korumaya yarar hijyen ve beslenme koşullaının sağlanmaması,  sağlık ve tedaviye erişimin  kısıtlanması suretiyle politik mahpuslar göz göre göre ölüme terk edilmekte, aile ve avukat görüşleri sınırlandırılarak mahpuslara uygulanan tecrit ve izalasyon derinlestirilmekte mahpuslar dört duvar arasında yalnızlaştırılmaktadırlar.

Pandemi süreci,  risk grubunda bulunan tüm mahpuslar için yaşam hakkını tehdit etmeye devam etmektedir. Ancak ağır hasta mahpuslar bakımından  bu riskin büyüklügü;  hastaliklarin hızlı seyri ve artan mahpus ölümleri ile kendisini göstermektedir.

432. F oturmasında bu uygulamaların somut örneklerinden biri olan hasta mahpus Deniz Yıldırım’ın durumunu sizlerle paylaşacağız. 

Deniz Yıldırım 2015 yılı sonunda tutuklanarak Elazığ Açık Ceza İnfaz Kurumu’na konulmuş, 29 Mart 2016’da ise geçerli bir hukuki gerekçe gösterilmeksizin Elazığ Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na sevk edilmiştir. İki buçuk sene boyunca davasının açılmasını beklemiş sonrasında da kaçma şüphesi olduğu söylenerek duruşmalara götürülmemiş adil yargılanma hakkı ihlal edilmiştir. Bu süreçte sağlığı giderek bozulmuş, 31 Ocak 2020 tarihinde acil olarak hastaneye kaldırılmış ve ileri derecede kalınbağırsak kanseri olduğu tespit edilerek 3 Şubat’ta ameliyat edilmiştir. Bu sureçte ailesi bilgilendirilmemiştir.  

Ameliyat sonrası özel bakım ve tedavi ihtiyacının hapislik kosullarında karşilanması mümkün olamayacağından serbest bırakılması için girişimlerde bulunulmuş ancak bu talep reddedilerek  Elazığ Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na geri götürülmüştür. Kanser sebebiyle kalın bağırsağının bir buçuk metresini kaybeden Deniz Yıldırım şu anda da ince bağırsağı dışarıda bir şekilde hayatını devam ettirmektedir. Deniz Yıldırım, tüm bunların üzerine,  23 Haziran’da Covid-19 sebebiyle hastaneye kaldırılmış, ancak ailesine yine haber verilmemiştir. Telefonla görüşme günleri olan 24 Haziran günü kendisinden haber alamayan aile kanser hastası olması sebebiyle endişelenmiş ve başka bir mahpusun ailesi aracılığıyla Deniz Yıldırım’a Covid-19 teşhisi konulduğunu öğrenmiştir. Ailenin verdigi bilgiye göre Deniz Yıldırim 1 Temmuz 2020 Çarşamba günü tedavisi yarım bıraktırılarak Elazığ  Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na geri götürülmüş,  sağlığa erişim hakkı elinden alınmış, yaşama hakkı ağır  riske sokulmuştur.  

Biliyoruz ki; Ağir hasta mahpusların sağlıga ve tedaviye erişimlerinin sağlanması yanında yaşam haklarının korunması için serbest bırakılmaları gerekmektedir.