"Muhlise Karagüzel ağır diyabet, tansiyon ve astım hastasıdır. Ayrıca bel fıtığı olduğundan oturup kalkmakta hareket etmekte zorluk yaşamakta, burnunda et olmasından dolayı da nefes almakta ve konuşmakta güçlük çekmektedir."
AÇIKLAMANIN VİDEOSU İÇİN TIKLAYINIZ
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi:
Türkiye Hapishanelerinde Covid 19 a karşı alınan önlemlerin yetersizliği mahpusların yaşam haklarını tehdit etmeye devam ediyor.
Hijyen koşullarının yetersizliği, sağlıksız beslenme koşulları, covid 19 sürecinde tedavi ve hastane hizmetlerine erişimin acil durumlar haricinde neredeyse tamamen durdurulması; zaten ciddi anlamda sağlık problemi yaşayan mahpuslar için, her geçen gün ölüme bir adım daha yaklaşmak anlamına gelmektedir.
Bu durum, her hafta yaptığımız açıklamalarımızda bildirdiğimiz yeni ölüm haberleri ile de kendisini göstermektedir. Nitekim Maraş Elbistan E Tipi Kapalı Hapishanesi'nde tutuklu bulunan 57 yaşındaki Efrinli Muhammed Emir, 2 Ekim günü Covid-19 nedeniyle hayatını kaybetmiştir.
Sürecin şeffaf yönetilmemesi, yetkililerin mahpus, mahpus yakınları ve kamuoyunu doğru bilgilendirmemeleri nedeniyle bu vahim tablonun yeterince görülememesi mahpusların yanlız ve korumasız kalmalarına neden olmaktadır. Muhammed Emir'in ölümüne giden süreçte hapishane yetkililerinin “Emir’in durumu iyi" yönündeki açıklamalarına karşılık, mahpus arkadaşlarının " birçok tutuklu virüse yakalandı ve gerekli tedavileri yapılmıyor" demeleri bu tespitin doğruluğunu bir kere daha gözler önüne sermektedir.
Bu hafta 446. F oturmasında, halen Kayseri Bünyan Kadın Kapalı Hapishanesi'nde tutulan Muhlise Karagüzel'in durumunu sizlerle paylaşıyoruz.
57 yaşındaki Muhlise Karagüzel ağır diyabet, tansiyon ve astım hastasıdır. Ayrıca bel fıtığı olduğundan oturup kalkmakta hareket etmekte zorluk yaşamakta, burnunda et olmasından dolayı da nefes almakta ve konuşmakta güçlük çekmektedir.
Karagüzel, Muş Hapishanesi'nde tutulduğu süreçte neredeyse her gün doktora sevk edilerek acil mudahaleler ile yaşamını sürdürebilmiştir.
Doktorları bel fıtığı için ameliyat olmadığı takdirde felç geçirme riski taşıdığını belirtmiştir.
Yeterli tedavi sağlanmaması ve şeker hastalarına yönelik diyet yemeklerinin verilmemesi nedeniyle kan şekeri zaman zaman 600-700'e kadar çıkmaktadır. Yüksek şeker nedeniyle bir gözü görme yeteneğini büyük oranda kaybetmiştir. Aynı nedenlerle böbreklerinde de ciddi sorunlar ortaya çıkmış olup, Böbrek yetmezliği tehdidi ile karşı karşıya bulunmaktadır.
Bir yıldır tutuklu bulunan ve hakkında 8 yıl hapis cezası verilen Karagüzel’in sağlık durumu hapishanede kalmasına uygun olmadığı ve hastalıklarına dair raporlar mahkemeye sunulduğu halde tahliye edilmemektedir. İstanbul Adli Tıp Kurumu'nun da “cezaevinde kalabilir” raporu vermesi, hasta mahpusların tecrit koşulları altında adeta ölüme terk edildiğini gözler önüne sermektedir.
Muhlise Karagüzel'in, kronik hastalıkları ve ilerleyen yaşına rağmen hapishane koşullarında tutulması, kötü muamele ve işkence yasağının alenen ihlali olması yanında, COVİD-19 bulaşması halinde ölüm tehlikesiyle karşı karşıya gelmesi demektir. Birçok hasta mahpus da aynı durumda olup, ölümle burun buruna bir yaşam sürdürmektedirler.
İnsan hakları savunucuları olarak; sağlık ve tedaviye erişim hakkı önündeki tüm engellerin kaldırılmasını, Hapishanelerde COVİD 19 salgını için gerekli tüm tedbirlerin alınmasını, Muhlise Karagüzel ve diğer tüm hasta mahpusların serbest bırakılarak yaşam haklarının korunmasını istiyoruz.
Muhlise Karagüzel Serbest Bırakılsın!
Hasta Mahpuslar Serbest Bırakılsın!
Tedavi Haktır Engellenemez!