1957 Malatya-Kuluncak doğumlu Karakaya, ilk ve orta öğrenimini memleketinde tamamladıktan sonra, İstanbul’da lise eğitimine devam etti. Lisede THKO saflarına katıldı. 77’deki ayrışmadan sonra mücadeleye TİKB saflarında devam etti. 78’deki bir yıllık tutukluluğunun ardından mücadeleye devam eden Karakaya, 1981’de yeniden tutuklandı ve çeşitli cezaevlerinde sekiz yıl hapis yatı. En son Kırşehir hapishanesinde, 17 Eylül 1988’de koğuş arkadaşlarıyla birlikte tünel kazıp firar etti. 1989’da yurtdışına çıkan Ufuk Bektaş Karakaya, uzun yıllar örgütlü mücadeleye devam etti. Örgütüyle ilişkisini kestikten sonra Avrupa’da demokratik alanda, özellikle göçmen sorunlarıyla ilgili faaliyetler yürüttü.

Karakaya’nın “Bitmeyen Sürgün” ve “Ölüm Bizim İçin Değil” kitaplarının yanı sıra, Oktay Duman’la birlikte kaleme aldıkları ve Mehmet Fatih Öktülmüş’ün hayatını anlatan “Benim Adım Dilaver” adlı bir kitabı bulunuyor. Ayrıca yine Öktülmüş üzerine hazırlanan “Hoşçakalın Arkadaşlar” belgeselinin de yapımcılığını üstlendi.

Yaşadığı Köln kentinde bir süredir kanser tedavisi gören Bektaş Karakaya’nın cenazesi, memleketi Malatya’ya götürülüp orada toprağa verilecek.

Avrupa Sürgünler Meclisi’nin başsağlığı mesajı:

“Uzun süredir yakalandığı kanser hastalığıyla mücadele eden UFUK BEKTAŞ KARAKAYA yoldaşımız yaşama veda etti. Türkiye’de devrimci mücadele içerisinde aktif yer alan, 12 Eylül sürecinde uzun yıllar tutsaklık yaşayan ve 1988’de Kırşehir Hapishanesinden tünel kazarak 18 devrimciyle birlikte firar eden Ufuk Bektaş Karakaya, hapishaneden kaçtıktan sonra 1989’da Almanya’ya gelmiş ve Sürgün yaşamını yine mücadele içinde geçirmiştir. Uzun yollar Köln kentinde TÜDAY gibi demokratik kurumlarda faaliyetlere katılan Ufuk Bektaş Karakaya, ASM (Avrupa Sürgünler Meclisi) Yürütme Kurulu’nda 2 dönem görev yapmış ve yapılan çalışmalara emek katmış bir yoldaşımızdı.

Yine sürgün yaşamı içerisinde yayımladığı ‘Bitmeyen Sürgün’ ve ‘Benim adım Dilaver’ isimli kitap çalışmalarıyla üretme ve devrimci mücadele içinde kendisinde oluşan tecrübeleri gelecek kuşaklara aktarma gayreti içinde olan biriydi. ‘Ölüm bizim için değil’, diyen ve hastanede tedavi sürecinde son aylarda dost yoldaş ve devrimci kurum temsilcilerinin sıkça ziyaret ettiği Ufuk Bektaş Karakaya, insan ilişkilerinde sıcak, mütevazi ve paylaşımcı özellikleriyle, tanıdığı tüm kesimlerin kalplerine giren Ufuk Bektaş Karakaya’nın yaşamını kaybetmesi birçok devrimci, demokrat kesimi üzmüştür.Avrupa Sürgünler Meclisi olarak, UFUK BEKTAŞ KARAKAYA yoldaşımızı kaybetmenin derin üzüntüsüyle, ailesinin, tüm dost ve yoldaşlarının acılarını paylaşıyor ve başsağlığı diliyoruz.

UFUK BEKTAŞ KARAKAYA UNUTULMAYACAK, MÜCADELEMİZDE YAŞAYACAKTIR!

Avrupa Sürgünler Meclisi – Yürütme Kurulu

05 Şubat 2022”