ANKARA-19 Şubat 1972’de kuşatıldığı evde polislerle girdiği çatışmada katledilen THKP-C’nin kurucu önderlerinden Ulaş Bardakçı, katledilişinin 51. yılında mezarı başında anıldı.
RAHMİ CENGİZEL
19 Şubat 1972’de kuşatıldığı evde polislerle girdiği çatışmada katledilen THKP-C’nin kurucu önderlerinden Ulaş Bardakçı, katledilişinin 51. yılında mezarı başında anıldı. Devrimci 78’liler Federasyonu, Dostluk ve Kültür Derneği ve Devrimci Gençlik’in çağrısıyla düzenlenen anma programında Ankara Karşıyaka Mezarlığı’nda yürüyüş yapıldı.
Ayrıca Ulaş Bardakçı’nın okulu ODTÜ’de de pankart asıldı.
Ulaş Bardakçı’nın mezarı başında okunan ortak açıklama şöyle:
Katledilişinin 51. yılında devrim ve sosyalizm tarihimizin hiç sönmeyen yıldızlarından Ulaş Bardakçı’nın başucundayız. O’nu saygıyla, sevgiyle, özlemle hatırlıyor ve anıyoruz.
Anısı ve mücadelesi önünde saygıyla eğiliyoruz.
Ulaş BARDAKÇI; 19 Şubat 1972’de İstanbul Arnavutköy’de kuşatıldığı evde devletin eli kanlı katilleriyle çatışarak ölümsüzleşti. İşte bu nedenledir ki aradan 51 yıl geçmesine karşın yine başucundayız. Tarih tanık olsun.
ULAŞ BARDAKÇI, THKP-C’nin önder kadrolarındandır. 1947, Kırşehir ili, Hacıbektaş ilçesi, Bala Mahallesi doğumludur. Başından itibaren THKP-C’nin oluşum sürecinde yer almıştır.
O daha çok gerilla yanıyla tanınır. Ancak THKP-C’nin ortaya çıktığı ideolojik mücadele sürecinin bütününde yeralan, sürece siyasal katkılarıyla da yön veren bir önderdir.
Gelişen süreçte daha çok askeri örgütlenme içinde yeralmıştır. 6 Ocak 1969’da ABD Ankara Büyükelçisi Robert Kommer’in ODTÜ’de arabasının yakılması eyleminde görürüz onu.
Ayrışmaların daha belirgin bir karakter kazanmaya başladığı 1969 FKF Kurultayı’nda devrimci bir partinin gerekliliğini ortaya koyanlardan biridir Ulaş Bardakçı.
ODTÜ’de Ulaş Bardakçı, Münir Aktolga ve İrfan Uçar, SBF’de Mahir Çayan, Yusuf Küpeli ve Hüseyin Cevahir, “düzen dışı” bir örgütlenmeye sahip olmak gerektiğinde netleşmişlerdir. THKP-C’nin önder kadrolarını oluşturacak olan bu isimler, bu süreçte birlikte oldukları çeşitli çevrelerle de ayrışmayı ve netleşmeyi derinleştirerek 1969 kışında THKP-C’nin ilk çekirdeğini oluşturdular. Ulaş Bardakçı bu “çekirdeğin” içindedir ve şehit düşünceye kadar da o çekirdeğin en diri, dinamik, kararlı parçalarından biri olacaktır.
İlk büyük askeri eylemlerden biri Küçükesat Ziraat Bankası’ndan yapılan kamulaştırmadır. Ulaş bu eylemin içindedir. Ulaş THKP-C’nin ilk Genel Komitesi’nde de yer alır.
1971’de Ulaş da içlerinde olmak üzere THKP-C önderlerinin bir kısmı tutsak düşerler. Ulaş tutsaklığının başından itibaren firar çabası içinde olur. Ve çeşitli girişimlerin başarısız kalmasından sonra 29 Kasım 1971 günü Mahir Çayan, Ziya Yılmaz, Cihan Alptekin, Ulaş Bardakçı ve Ömer Ayna Kartal-Maltepe Askeri Cezaevi’nden firar eylemini gerçekleştirirler.
Firarlardan sonra Genel Komite yeniden düzenlenir. Ulaş Bardakçı bu Genel Komite’nin de üyesidir. Ve şehit düşünceye kadar bu görevini sürdürür.
13 ve 19 Şubat’ta üst üste iki çatışmaya girmişti Ulaş. 13 Şubat’da Levent’te ki çatışmadan kurtulan Ulaş Arnavutköy’e geçer. Arnavutköy’de kuşatılan Ulaş bir devrimcinin nasıl direnmesi gerektiğini kanıyla canıyla anlatır.
Ulaş Bardakçı’yı direniş kültürünün, dayanışma kültürünün 51. Yılında sevgiyle saygıyla, özlemle anıyoruz.
Ulaş Bardakçı onurumuzdur.
Yaşasın devrim ve sosyalizm.