12 Eylül Cuntasının kitlesel gözaltı ve işkence politikası sistematik bir şekilde sürüyor, yargısız infazlar, kayıplar, idamlar birbirini takip ediyordu.

Bunlardan biri de 6 Haziran 1981’de sabahın erken saatlerinde aşağıda adı geçen bir grup devrimciye yapılan planlı, programlı bir yok etme operasyonu idi.

Atilla Ermutlu, Tamer Arda, Doğan Özzümrüt ve Ercan Yurtbilir sağ ele geçirilebilirdi, dedik ya amaç yok etmeydi.

İhanet yok muydu?

Olmaz mı?

İhanette vardı!

Üstelik hemen yanı başlarındaydı!

Zaten hainler ihanete uğrayanların hep yanı başlarında olmaz mıydı?

İhanetin adı Şemsi Özkan'dı!

Şemsi Özkan yakalanır yakalanmaz tek bir fiske yemeden işkenceci polislerle işbirliği yapmıştı.

Besbelli ki Şemsi Özkan’ın iç dünyasında, kötülüğün karanlık yanıyla, iyiliğin onurlu yanı hesaplaşmasını tamamlamış, zayıf ruhu bedenine yenilmiş, bedeni ruhsuzlaşmıştı.

Ufku yeniden ayarlandı, ihtiyaçlara uyduruldu.

Kısacası devletin 'benliğini ver, al sana yeni bir yüz' diyen karakuşi yönetme tarzı, Şemsi Özkan’ı itiraf ve ihanetten öte bir toplumsal çürümeyi örmenin de başlangıcı yapacaktı.

6 Haziran'da tanyeri ağarırken İstanbul Maltepe'de Doğan Özzümrüt, Ayşe Hülya Özzümrüt ve Ercan Yurtbilir'in evlerini gösterecek, ama onlar direnecekler ve neticede Doğan Özzümrüt ve Ercan Yurtbilir katledilecek, Ayşe Hülya Özzümrüt yaralı ele geçirilecekti.

Atilla Ermutlu'nun arabasının plakasını ve geçeceği yolu yargısız infazcılara verecek, aynı sabah saat 08. 00'de Florya E-5 yolunda Atilla’nın katledilmesini sağlayacaktı.

Aynı saatlerde Sefaköy'de Tamer Arda ile olan randevusuna yargısız infazcıları götürecek ve onunda katledilmesini sağlayacaktı.

6 Haziran 1981 katliamı açığa çıkarılmadı.

Bu katliamın tetikçileri, asli failleri isim isim açığa çıkarılmadı. Tamer Arda yaralı ele geçtiği halde dönemin İstanbul Emniyet Müdürü "ünlü" işkenceci Şükrü Balcı tarafından üzerine onlarca kurşun sıkılarak infaz edildiğinin yaşayan tanıkları vardı, üstü örtüldü.

Geçmişin karanlık olaylarının üzerindeki sis perdesini kaldırmak istiyoruz.

Korkuyu yenmek, umudu yeşertmek, dayanışmayı geliştirmek, bir daha aynı şeylerin yaşanmasın diye istiyoruz bunu.

Aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz…

78'liler Girişimi- Karşı Sanat Çalışmaları