Mücadele Birliği Platformu temsilcilerinden Vefa Serdar, ailesi ve yoldaşları ve siper yoldaşları tarafından Karacaahmet Mezarlığı’nda “Vefa'ya sözümüz devrim olacak” sloganıyla sonsuzluğa uğrandı.
Covid-19 nedeniyle tedavi gördüğü Kartal Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşamını yitiren mücadelenin öncü devrimcilerinden Vefa Serdar, ailesi ve yoldaşları ve siper yoldaşları tarafından son yolculuğuna uğurlandı.
Karaahmet Mezarlığı’nda defnedilen Serdar için yapılan anma töreninde,
“Vefa Sana Sözümüz Devrim Olacak” şiarıyla uğurlandı. Yağan yoğun yağmura rağmen cenaze töreni kitlesel bir katılımla gerçekleşti.
Cenaze törenine, HDP Milletvekilleri Züleyha Gülüm, Musa Piroğlu, Dilşat Canbaz Kaya, HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Erdal Avcı, ESP Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü, araştırmacı yazar Temel Demirer ve eşi Sibel Özbudun yanı sıra çok sayıda sosyalist parti ve demokratik kitle örgütü temsilcisi katıldı.
"Vefa'nın Devrim Mücadelesini Zaferle Taçlandıracağız!"
Devrim şehitleri için yapılan bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan cenaze töreninde ilk konuşma Avukat Seher Dursun tarafından yapıldı. Veda Serdar’ın ömrünü devrimci mücadeleye andığını hatırlatarak sözlerine başlayan Dursun, “Bugün bütün özellikleriyle kendisi bir devrim olan yoldaşımızı uğurluyoruz. Yaşım kadar devrimci mücadelesi var ve ben onun önünde ancak saygıyla eğilebilirim. Onu bütün yeni gelen nesillere anlatacağız. Yoldaşımız burada toprağa girmeyecek; hep bizimle olacak ve ona sözümüz; her an devrim için yaşayışını zaferle taçlandıracağız” dedi.
"Vefa'ya Sözmüz Devrim Olacak"
Devrimci Öğrenci Birliği (DÖB) adına söz alan Muhammet Hizmetçi, zor günlere rağmen mücadelenin büyüyerek devam ettiğini vurguladı. Vefa Serdar ile 2012 yılında Antakya’da tanıştığını belirten Hizmetçi, şöyle konuştu: “ O da gençliğinde sıkı DÖB’lüydü. Yaşamının her gününü devrim düşüyle yaşıyordu. O, mücadelede veren, cezaevinde tutsak düşen, halk için ölen devrimcilerin verdikleri bedellerin bir gün karşılığını bulacağını bilerek yaşıyordu. Hiçbir zaman tereddüt etmedi. 1980’lerin sonunda tam da sosyalizmin geriye düştüğünü söyleyenlere inat, devrimin ve sosyalizmin kazanacağına inandı ve yolunu da buradan belirledi. Leninist çizgide devam etti ve ölene kadar da Leninist’i. Vefa yoldaş biz çok şey bıraktı ve ona sözümüz devrim olacak.”
"Acımızı Bal Eyleyip Devrim Yürüyüşümüze Devam Edeceğiz"
Nuran Güvenilir, yoldaşı Vefa Serdar ‘ın bütün ömrünü devrime adadığını hatırlatarak sözlerine başladı. Bu kadar uzun soluklu mücadele içinde olanların en zor anının şu an olduğunu ifade eden Güvenilir, şunları kaydetti: “ Vefa yoldaşımız birçok yoldaşını omuz başından uğurladı ve onların hepsinin acısını yüreğinde bir bıçak yarası gibi taşıdı. Bugün bizde onu uğurluyoruz; bir parçamız onunla birlikte gidiyor. Onun taşıdığı gibi bu bıçak sızısını yüreğimizde taşıyacağız. Ve onun dediği gibi; ne kadar bu sızıyı taşısak da, acıyı bal eğleyip yürümeyi devam edeceğiz. Uğurlar olsun Vefa yoldaş. Sen ODTÜ’de Deniz’in yoldaşı olarak devrim meşalesini alıp bugüne kadar taşındın. Rahat uyu yoldaş ; o devrim meşalesi bugün ardıllarının elinde ve zafere mutlaka varacak.”
"Sağ Kolunu Devrime Verdi"
Tuner Tekin, 1995 yılında Ulucanlar ve Çanakkale Hapishanesi’nde beraber Serdar ile beraber kaldıklarını anlatarak, “ 19 Aralık katliamının ikinci gününün sonunda dışarıya çıkmak zorunda kaldığımızda kışlaya götürüldük. Ellerimiz arkadan kelepçeli vaziyetteydi. Vefa ile yan yandaydık. Ona döndüm ve nasıl olduğunu sordum. Kolu çok acıyordu. Koluna gaz bombası fişeği ağır yalanmıştı. Saatlerce orada tutulduk ve daha sonra o kolunu kaybetti” dedi. Serdar’ın bugüne kadar tanıdığı en iyi satranç oyuncusu olduğunu belirten Tekin, “ O en iyi sağ kolunu devrim mücadelesinde bıraktı” vurgusunda bulundu. Vefa Serdar’ı anmanın en iyi yolunun verdiği mücadeleye sahip çıkmaktan geçtiğini kaydeden Tekin, “ Yaşasın devrimci dayanışma” dedi.
"Onun Sevgisi Ve Mücadele Azmiyle Dimdik Duracağız"
Serdar’ın eşi Aysel Bölücek Serdar ise, eşinin kendisine en zor günlerde destek olduğunu vurgulayarak, “ O bize hep iyi baktı; bizde Vefa için birbirimize daha fazla sarılacağız. O sevdiklerine ‘Seni seviyorum’ demekten hiç sakınmadı. Hiçbir zaman sevgisini kısmadı. Biz Vefa’nın sevgisiyle yine onun yolunda , onun gibi dimdik duracağız” dedi.
Konuşmaların ardından yoldaşlarının omuzunda, kırmızı bayrağa sarılı tabutu getirilen Vefa Serdal, sonsuzluğa uğurlandı. Sık sık, “ Devrim savaşçıları ölümsüzdür”, “ Yaşasın devrimci dayanışma”, “ Vefa’ya sözümüz devrim olacak” sloganların atıldığı anmada, Enternasyonal ve Güneşin Sofrasındayız marşlar seslendirildi.
Vefa Serdar’ın yoldaşlarından Mücadele Birliği’nden devrimci işçilerden Yılmaz Ekşi tarafından yapıldı. "Ben senden önce gitmeyi düşünürken seni sonsuzluğa uğurlamak çok çok zor. İyi ki seni tanıdım iyi ki yoldaş olup birlikte mücadele ettik. Seni unutmayacak ve mücadeleni zafere ulaştıracağız. Güle güle yoldaşım."
Vefa Serdar konuşmaların ardından marşlar şiirler ve sloganlarla sonsuzluğa uğurlandı.