Gözaltındaki yaşam savunucularının derhal serbest bırakılması için eylem yapan Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu, "Arkadaşlarımız baş eğmedi, biz de boyun eğmiyoruz" dedi.
Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu, gözaltına alınan yaşam savunucularının derhal serbest bırakılması için açıklama yaptı.
Kadıköy'deki Süreyya Operası önünde yapılan eylemde, "Doğayı, yaşamı, emeği ve barışı savunanları yargılama" yazılı pankart açıldı. Basın metnini okuyan Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu üyesi Fatoş Osmanağaoğlu, Profesör Beyza Üstün'ün bu ülkede ekoloji mücadelesinin başlangıcından bu yana emek verdiğini ve mücadele ettiğini kaydetti.
Osmanağaoğlu, "Beyza Üstün'ün iktidarın onulmaz Kanal İstanbul hırsının ilk adımları sırsında yapmaya çalıştığı ÇED toplantısının hukuksuzluğunu gözler önüne seren konuşması şimdi bile elden ele binlerce kişi tarafından sosyal medyada yayılmaktadır" dedi.
'ARKADAŞLARIMIZ BAŞ EĞMEDİ, BİZ DE BOYUN EĞMİYORUZ'
Hukuksuzluğun olağan hale getirilmeye çalışıldığına dikkat çeken Osmanağaoğlu, şöyle devam etti: "Buna arkadaşlarımız baş eğmedi, biz de boyun eğmeyeceğiz. Mücadelemize kararlılıkla devam ediyoruz, edeceğiz. Beyza Üstün ve tüm demokrasi mücadelesi neferlerinin de sesleri olmaya devam edeceğiz. Iktidarın sözlerinden görev çıkaranlara sesleniyourz, bu hukuksuzluğa son verin, arkadaşlarımızı derhal serbest bırakın."
'HUKUKSUZLUĞU BU TOPRAKLARDA KABUL ETTİRMEYECEĞİZ'
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi adına söz alan Hüseyin Aygül de hiçbir hukuk normunun bu topraklarda işlemediğine dikkat çekti. Van'da tarlada çalışırken askerlerce gözaltına alınan ve gördükleri yoğun işkenceden sonra helikopterden atılan köylülere işaret eden Aygül, evlerinden askeri hastaneye kaçırılarak işkencenin üstünün örtülmek istendiğini vurguladı.
Başta HDP eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş olmak üzere çok sayıda siyasetçinin rehin tutulduğunu hatırlatan Aygül, 6 yıl önceki Kobane direnişi gerekçesiyle HDP'ye yönelik siyasi soykırım operasyonuna tepki gösterdi. Aygül, "İnsanlık suçlarına karşı bütün dirayetimizi göstereceğiz. Yargılanacaksınız. Hukuksuzluğu bu topraklarda kabul ettirmeyeceğiz. Tek dil, tek din, tek bayrak yani 'tekçiliğin' insan hakkı suçu olduğunu anlatacağız, anlayacaksınız. Bu suçu affetmeyeceğiz" ifadelerini kullandı.