Yıldırım, Bakanlar Kurulu'nda uyuşturucu ile mücadeleyi konuştuklarını belirterek Uyuşturucu ile Mücadele Yüksek Kurulu oluşturduklarını söyledi.
Başbakan Binali Yıldırım, partisinin grup toplantısında konuştu. Yıldırım, Bakanlar Kurulu'nda uyuşturucu ile mücadeleyi konuştuklarını belirterek Uyuşturucu ile Mücadele Yüksek Kurulu oluşturduklarını söyledi.
Yeni anayasa için de tarih veren Yıldırım, "Bu hafta siyasi partilerle görüşmelerimizi tamamlayıp son şeklini vereceğiz" dedi.
Yıldırım'ın konuşmasının satırbaşları şöyle:
"14 yıldır şehirlerimizin tarihi dokusunu, kültürel kimliğini korumak için gayret ediyoruz. Sanatın, medeniyetin, mimarinin, inancın merkezi olan şehirler inşa etme gayreti içinde olduk. Yeşil alanları, köprüleri, yollarıyla insanımıza huzur veren şehirler inşa etmek için çalışıyoruz. Son 14 yılda ecdad yadigarı birçok eseri ihya ettik. Vakıf eserlerimizi ihya ettik. Kentsel dönüşüm başta olmak üzere tüm şehiricilik faaliyetlerinin başarıya ulaşmasını temenni ediyorum.
Şeker pancarının 2017 avans alım fiyatını ton başına 210 lira olarak belirledik. Geçen sene bu rakam 190 liraydı. Üreticilerimizin bereketli ve bol kazançlı bir mahsül yılı geçirmelerini diliyorum. Her zaman köylünün, çiftçinin yanında olduk, olmaya devam edeceğiz.
UYUŞTURUCU İLE MÜCADELE
AVRUPA'YA UYUŞTURUCU MESAJI
PKK ve FETÖ gibi terör örgütlerinin iki milyar dolar gelir elde ettiğini hatırlatmak isterim. PKK'ya arka çıkan Avrupalı dostlarımıza selam olsun. Bırakın Türkiye'nin hukuk mücadelesiyle uğraşmayı da, PKK'lı uyuşturucu tacirlerine karşı bir şey yapın, bir şey söyleyin. Uyuşturucular asıl hedefi Avrupa ülkeleridir, onların gençleridir. Sizden beklenen teröre destek olmak değil, geleceğinizi karartan bu alçak örgüte karşı sesinizi yükseltmek.
HDP'Lİ MİLLETVEKİLLERİNİN TUTUKLANMASI
Savcıların yaptığı çağrıyla AK Parti'den, CHP'den, MHP'den dosyalarla ilgili vekiller gidip ifadelerini verdiler. Bir HDP milletvekili hariç 54 milletvekili mahkemenin kararına uymayacaklarını, gidip ifade vermeyeceklerini söyleyerek adeta mahkemelere, hukuka meydan okudular. Devlete ve kurumlarına saygı göstermek öncelikle siyasetçilerin görevidir. Ancak HDP'li bazı milletvekilleri buradan da bir siyasi kriz çıkarma yoluna gittiler. Hukuk karşında hiç kimsenin ayrıcalığı da, üstünlüğü de yoktur. 'Bizi hiç kimse hukuk karşısına çıkaramaz, sorgulayamaz, yargılayamaz' gibi ifadeler milletvekillerinin asla söyleyeceği sözler olamaz. Teröristlerin kazdığı hendeklere kazanım diyenler, belediyeleri 'özyönetim' adı altında destekleyenler kuzu kuzu yargının karşısına çıkacaklar. Çıkacak ki bu ifadelerin altında yatan gerçekler ortaya çıksın.
Meclis'te her düşünce hür bir şekilde ifade ediliyor. Orada kalırsa, konuşmalar eyleme dönmezse, hiç kimseye kimsenin bir şey söyleme hakkı yok. Türkiye bir hukuk devleti, alınan bütün kararlar böyle alınır. Tutuklanmayı biz de arzu etmeyiz ama bırakın mahkemeler kendi işini yapsın. Seçilmişin sıfatı seçilmiş, olmak, suç işleme hakkı vermez.
CHP PM BİLDİRİSİ: SİYASİ BASİRETSİZLİK
Bir de CHP var, açıklama yapıyor. Ne oldu da birden bire toplanıyorsunuz? Yaptıkları açıklama tam bir siyasi basiretsizlik örneği. Kepazelik. Üniversite öğrencilerinin dersten sonra kapı önünde okudukları boykot bildirileri gibi. Siz ana muhalefet partisisiniz. Bu kafayla sittin sene iktidar olamazsınız. Her satırıyla sanki terör örgütünün ayağını kaldırdığı yere ayağını basıyor. CHP'nin kullandığı dil Türkiye'yi küresel düzeyde zayıf düşürmeye çalışanlarla aynı. AK Parti'ye muhalefet edeyim derken, CHP Türkiye'ye muhalefet ediyor. Seçimle gelen, seçimle gider. Hoppala... Adnan Menderes de seçimle geldi, Merve Kavakçı da seçimle geldi... Seçimle gelen seçimle gider lafı, terör örgütlerinin Türkiye'ye meydan okuduğu zeminde anlamsızdır. Seçimle gelen seçimle gider elbette. Gayri meşru terör örgütleriyle, cinayet odaklarıyla dünyanın hiçbir yerinde bir siyasi partinin ilişkisi kabul edilemez. Hepimizin yapması gereken yargı kararını beklemektir.
HDP'lilerin bir kısmının Kandil'le ilişkisini açık açık söyledikleriyle beyan ettikleri ortadadır. Bazı belediyelerin teröre destek verdikleri ortadadı. Sayın Kılıçdaroğlu bunun suç olmadığını mı düşünüyorsunuz? Siz bunu şehit ailelerine nasıl izah edeceksiniz? Bu ülkenin insanları terörün her türlüsünü lanetliyor. Bir tek CHP bu şuuru gösteremiyor. Bilsinler ki CHP'ye oy veren vatandaşlarımız da partilerinin terör örgütüne olan bu müzahirliğinden rahatsızlar. Biz CHP'li vatandaşlarımızla ülkemizi korumak için Yenikapı ruhunde bir araya geldik, bir olduk. Birliğimizi, beraberliğimizi, ahdimizi bozmaya CHP'nin de gücü yetmez. Ülkemiz adına, ana muhalefet partisi lideri olma sorumluluğu, nezaketi, saygıyı muhafaza edin.
Avrupa demokrasi ve insan hakları konusunda dünyaya ders vermeye çalışan Avrupalı dostlarımız maalesef konu terör örgütü olunca sus pus oluyor. Avrupa, terör örgütlerinden bazılarına göz kırparak demokrasiyi de, can ve mal hürriyetini de gözardı ediyorlar. Aziz milletimiz 15 Temmuz gecesi bütün dünyaya demokasi dersi vermiştir. Kendilerini ileri demokraside görenler 15 Temmuz günü demokrasi dersinden sınıfta kaldılar. Demokrasinin yanında saf tutacaklarına, darbecilerin hırpalanmaması yönünde nasihatta bulunmuşlardır. Erdoğan ve Türkiye husumeti yüzünden terörün yanında yer alıyorlar. Meydanlarda açıkça terör propagandasına zemin hazırlıyorlar.
Bir yandan PKK terör örgütü diye karar alıyorlar, diğer yandan gereğini yapmıyorlar. Alttan alta terörün propagandasını yapıyorsunuz. Biz Türkiye olarak AB ile ilişkilerimizi olumlu yönde geliştirmekten yanayız. Avrupa da çifte standartı terk etmeli, Avrupa Türkiye'nin dostluğunu ve samimiyetini görmelidir. AB, ırkçılık, yabancı düşmanlığı, islamafobi konularında iyi bir noktaya gitmiyor.
Avrupa Komisyonu bir ilerleme raporu yayınlayacak. Dostlarımızdan bir kez daha isteğimiz şu: Önyargılardan arınmış, Türkiye'nin siyasetine, toplumsal gerçeğine uygun bir rapor görmek istiyoruz. Bu rapor şu ana kadar yapılan talihsiz açıklamaları ihtiva eden bir rapor olmaz.
YENİ ANAYASA
Bu hafta siyasi partilerle görüşmelerimizi tamamlayıp son şeklini vereceğiz. Tüm partilerimizin katılımıyla bunu gerçekleştirir ve bunu milletin gündeminden çıkarırız. Millet bu tartışmalardan bıktı usandı. Yeni anayasa ve hükümet sistemiyle yapacağımız değişiklikler, artık bir daha Türkiye koaliyon dönemlerini tarihe gömmüş olacak. Her zaman tek başına güçlü siyasi irade olacak. AK Parti olarak bu sözümüzü de yerine getireceğiz.